Ünlü resimlerin taklit edilmesi gibi sahtekarlık bütün dünyada mevcuttur. Bulgaristan da geride kalmadı. Onlarca yıl açık artırmalarda sahte tablolar sunulur. Bazen hatta sahte eser orijinalden daha yüksek fiyatta alıcı bulur. Emil Çuşef galeri işletmecisi ve resimler restore eder:
'Mesele bir sanatçının fiyatına dayalı. Orijinal eserlerin fiyatları artınca sahtekarlık da artıyor. Çünkü işin başında ticaret var. Ve acilen kazanç aranıyor.Bizde en fazla Vladimir Dimitrov - Maystora , Zlatü Boyaciev, Tsanko Lavrenov'un eserleri taklit edilir.
Yıllar boyunca pazarda eser sayısı az, arayan satın almak isteyenler artmaktadır. İşte sahtekarlığın başlıca nedeni budur.
Kristina Beleva Milli Galerisinde restore edici:
'Pazar çok dar. Eser sayısı ad çok az. Bizim aslında layık sanat tarihimiz 100 yıllık. özel koleksiyoncular artık ulaşabileni satın aldı. Diğerleri sahtelerle övünmek zorunda kaldı. Koleksiyonlar var %80'ni sahte ama sahibi bunu itiraf etmek istemez.’
Burada bir şey izah edilmeli. Legal replikler ve sahte kopya arasında fark yapmak lazım. Emil Çuşev'i dinliyoruz:
'Kopya orijinalden farklı olmalıdır. Genelde büyüklüğünde fark olur. Ya daha küçük ya da daha büyük yapılır. Gerçek replikler orijinale bakarak yapılır. Sahtekarlıkta ressamın stili kopya edilir. Bunun amacı sadece satmak. Legal kopyaların tarihi yazılı isim, imza var. Milli galeride bulunan bir tablonun kopyasının yapılması için izin gerekiyor, telif hakları ödeniyor.’
En zor sulu boya tarzında tabloların taklidi yapılır. Kültür miras yasasına göre sahtekarlıktan dolayı 2-6 yıl arasında hapis cezası verilir. 50 yıldan daha eski eserlerin taklidi daha sert cezalandırılır.Bütün cezalara, yasalara rağmen maalesef sahtekarlık salgın boyutlara ulaştı.
Türkçesi: Müjgan Baharova
Fotoğraflar: Luiza Lazarova ve özel arşiv
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..
On yıllardır Almanya’da yaşayan Emilia Juecker’in sözlerine göre “Bulgarlar dünyayı süslüyor”. Hamburg’ta 30 Kasım’da soydaşlarımızı bir araya getirecek..