10 Şubat günü Aziz Haralambos yortusudur. Eski çağlardan günümüze kadar Azizin arıcıların koruyucusu olarak kabul edilmiş ve işte bundan dolayı da 10 Şubat Arıcılar Günü olarak kutlanıyor. Arı için en yaygın bilmecelerden bir tanesi şöyle: “Güzel, küçük bir kız çayırlara uçmuş, güzel şarkılar söylemiş, eve döndüğünde ise lezzetli yemek hazırlamış". Aslında arıya birçok Lazar ve Noel şarkısı adanmıştır, ki bu şarkılarda küçük kızlara, arı gibi çalışkan, zamanı geldiğinde ise arı gibi doğurtkan olmaları dilekleri gönderiliyor. “Tanrı tarafından kutsanan böceğe” paha biçilmez bir hediye verilmiş, arıdan gelen herşeyin tatlı ve şifalı olması için.
“Çok eski zamanlarda arı, Tanrı’ya büyük bir iyilik yapmış, ancak kendisi yaralanmış. Tanrı, karşılık olarak ve ödül olarak arıyı kutsamış. Efsaneye göre, olay şöyle gelişmiş: Tanrı, Güneş ile evlenmeye karar vermiş ve bütün canlı yaratıkları düğüne davet etmiş. Sırf şeytanı davet etmemiş. Şeytan buna çok kızmış, bir tavşana binerek Tanrı’nın kapısına dayanmış. Gülmüş ve birşeyler mırıldanmaya başlamış. Şeytanın kendi kendine neler mırıldandığını öğrenmek için Tanrı arıyı göndermiş, çünkü arı”hafif uçar ve hızlı gider”diye. Arı, Şeytanın şapkasına konmuş ve dinleyemeye başlamış:”Bu ne kadar aptal olmalı ki, Güneşe evlenebilsin. Şimdi bir Güneş parlıyor ve yazın herşeyi yakıyor. Peki, birçok Güneşçiklerin dünyaya geldiğinde ne olacak?” Arı, duyduklarını Tanrıya söylemek üzere yola düşmüş, ancak Şeytan onu görmiş ve kovalamaya başlamış. Ardından oklar fırlatmaya başlamış ve oklardan bir tanesi arının beline isabet etmiş. Yaralı olarak, iki parçaya bölünmüş ve bükülüm büklüm de olsa, arı canını çok zor kurtarmış, fakat Tanrıya ulaşmayı başarmış. Herşeyi ona anlatmış, Tanrı bu sözler üzerine düşünmüş taşınmış ve düğünü iptal etmiş. Lakin arı büyük bir hayal kırıklığına uğramış, yaralı olmanın dışında korkudan bir de “altına kaçırmış”, diğer konukların önüne çıkmaktan utanmış. O zaman Tanrı onu teselli etmiş ve demiş ki:”Sus, ağlama! Böyle yaşayacaksın- iki parça olarak. Ancak yine de güzel ve süslü olacaksın ve her zaman da şarkı söyleyeceksin. Altına kaçıranlardan da korkma, onlar da bundan sonra kutsanacak ve güzel kokacak. Varsın onları da bana en güzel ve hoş bir armağan olarak sunsunlar. Böylece arı, herkes önünde saygıya ve övgüye layık görülmüş, “altına kaçıranlar” ise bal ve balmumuna dönüşmüş. Bu hikaye 20.asrın başlarında ünlü Bulgar etnograf Dimitır Marinov tarafından kaleme alınmış. Buna benzer efsane ve hikayeleri Sofya, Blagoevgrad, Montana ve Sviştov çevresindeki köylerde kayıt etmiştir.
Başka bir efsaneye göre ise arı başka başarısından dolayı kutsanmıştır. Tanrı ve Şeytan arasında kimin yeryüzünü, gökyüzünü ve hayvanları ilk yaratabileceği diye yarışma düzenlenmiş. Herkes kendine göre plan hazırlamış. Arı, gizli haberci olarak seçilmiş ve Şeytanın düşündüklerini dinlemek için gönderilmiş, duydukları da şundan ibaret imiş, Şeyten yeryüzünü gökyüzünden daha küçük yapsın, onunla yüryüzünü kaplasın, insanları ve hayvanları korumak amacıyla. Hikayenin sonu ayni, muhteşem böcek, Şeytan tarafından yaralanıyor ve böylece Tanrı tarafından ödüllendiriliyor.
“Baldan tatlı, yardan tatlı yoktur” sözleri sık sık halk şarkılarında tekrarlanmaktır.
Düğün sırasında gelinin geçeceği evin eşiğine ve kapının üstüne bal sürülür. Noel arifesi gecesi, Survakarı ve Voditsi yortularında kurulan sofralar balsız tütsenmiyor. Bal ile en ölümcül hastalıklar olan Kızamik Nine, veba gibi hastalıkların “gönlü alınıyor”. Bazı törenlerde kullanılacak ekmeğin üstüne bal sürülür. Bal ile balmumu ile büyü yapılamıyor, ancak nazar gibi şeyler bozulabiliyor. Bal, halk hekimleri tarafından da kullanılmaktadır. Aslında balmumu Tanrı önünde bir kurbandır, çünkü kilisede yakılan mumlar balmumundan yapılmaktadır.
Çeviri: Şevkiye Çakır
Svilengrad’a bağlı Sladun köyünde 20 ve 21 Nisan günleri “ Kiçka Savova Şarkıları İle ” Uluslararası Folklor Festivalinin 13.sü düzenleniyor . Festivalin birinci günü köyün okumaevinde 82 topluluk sahne aldı. Pçelarovo köyünden..
“Zlatka Stavreva Şarkıları İle” adı altında 2.si düzenlenen ulusal folklor şarkı yarışmasında bu sene 1000’den çok katılımcı bir araya geldi . 13 ve 14 Nisan günleri Burgas’ta farklı yaş gruplarından yarışmacılar rekabet edecekler. Yaşı 2 ile 14..
Bulgaristan’ın güneyinde yer alan ve Stara Zagora İli Pavel Banya Belediyesine bağlı olan Turiya köyünde 30 Mart’ta “Startsi v Turiya” adı ile düzenlenen maskeli oyunlarda binden çok katılımcı yer alacak. Her yıl yapılan ve gerek yurt içinden..