On ülkeden genç sanatçılar sanat anlayışlarımızı 180 derece değiştirmeye ve sanatlar arasında, geçmiş ve günümüz arasındaki bariyerleri ortadan kaldırmaya hazır.
‘180 derece’ çağdaş sanat festivali ikinci kez düzenleniyor. Festivalin girişimcileri iki kişi. Aleksandır Haciev Frankfurt’ta yaşıyor ve ‘Modern’ orkestrasında fagot çalıyor. Elitsa Bogdanova Londra’da değişik orkestralar ile çalışıp, viyola çalıyor. Haciev anlatıyor:
‘Bizim festivalimiz çok yeni, geçen yaz başladık. O zaman hiç reklam yapmadan ve tatil sezonuna rağmen salonları doldurduk. Bu kez daha da zengin, daha da enteresan program hazırladık. Adını “Yenilikçi sanat laboratuvarı” koyduk, çünkü sanatları tuhaf bir şekilde karıştırarak sunacağız. Değişik milletlerden 24 sanatçı katılacak. Sara Bizzocaa – İtalyan dansçı ve koreograf. Drama yazarları Marcus Tesch ve Arthur Romanowski. Avustralya’dan klarnetçi Richard Haynes. Viyola çalan Ashleigh Gordon. ’
Festivalin 10 Ağustos açılış gününde geçen asrın 20’li yıllarına nostalji bir bakış sunuldu. Haciev anlatıyor:
‘Annees folles’te bir kabareyi andıracağız, eserler arasında gerçek bir madam izleyicileri eğlendirecek. Geçen asrın 20’li yıllarından müzik çalacağız. Bu 20 li yıllara ‘Çılgın yıllar’ deniyor. Bu iki dünya savaşı arasındaki dönemde Amerikan kültürü Avrupa’ya giriyor , jazz tarzı ciddi müzik dalında yer alıyor’.
Proje kapsamında değişik dönemlerden müzik aletleri tanıtılacak. Bir başka sahnede antik ve çağdaş müzik arasında bir nevi ‘savaş’ yürütülecek:
‘Fabrika 126’ binasında ‘satranç’ adında bir deneme düzenlenecek. İki orkestra çalacak. Biri İngiltere, Polonya, Litvanya’dan konuklardan oluşan antik çalgılar ile çalan müzisyenlerden oluşacak. Diğeri Almanya, İsviçre, ABD’den gelen genç çağdaş müzik çalan ve ün kazananlar.’
Aleksandır Haciev devam ediyor:
‘Dans tiyatrosu da çok enteresan. Drama yazarları Marcus Tesch ve Arthur Romanowski Giessen’den geliyorlar – deneme tiyatrocular için en ünlü üniversite. Koreografi ise Sara Bizzoca’ya ait. Bu temsilde dansçılar hem dans ediyor , hem çalıyor müzik yapıyor, müzisyenler artist oluyor.’
Türkçesi: Müjgan Baharovaİstanbul'daki Bulgar Eksarhlığı'nın sergi salonu bugünlerde Bulgaristan ve Türkiye'den sekiz sanatçının buluştuğu büyük bir uluslararası sanat stüdyosuna dönüştürüldü. Bulgaristan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nun ve İstanbul'daki..
Ulusal Film Merkezi , yönetmenliğini Kristina Grozeva ve Petar Valchanov ikilisinin üstlendiği "Triumph" filminin Bulgaristan'ın Oscar ödülü için önerisi olduğunu duyurdu. 97. Oscar Ödülleri'nde Bulgaristan’ı temsil edecek film seçimi tamamen..
70'ler in Sofya ’sı neye benziyordu ? Bu sorunun cevabını, ünlü Bulgar fotoğrafçı Panayot Bırnev ’in “Spirka Sofya’70” başlıklı arşiv görüntülerinin yer aldığı fotoğraf sergisi veriyor. 3 Eylül günü “DOT Sofia”..
Bulgaristan’ın güneydoğusunda yer alan Debelt köyüne yakın Deultum Roma kolonisinin güney nekropolisinde son derece nadir ve değerli bir cam şişe..