Bu soğuk kış günlerinde içimizi ısıtan bir haber basına yansıdı. Dünyada gurur duyacağımızın Bulgarların bulunduğunu hatırlatan bir haber yayıldı. Çizgi film ustası Teodor Uşev “Kısa metrajlı çizgi film” dalında “Oscar” ödülüne aday gösterildi. Film 8 dakikalık olup, Kanada Milli Film Fonu prodüktörlüğüne 65 000 Kanada doları maliyetle çekildi. Film, Oscar Film Akademisinin nihai adaylar listesinde Disney ve Pixar gibi mega stüdyo eserleriyle boy ölçüştü. Monreal’da yaşayan Bulgar film yapımcısı, Bulgaristan Radyosu ile bağı ve Kanada’ya uzanan sanat yolunu anlattı:
“Her zaman olduğu gibi, küçük bir jestin ne zaman büyük bir olaya yol açabileceğini tahmin edemezsin. Radio Bulgaria için yaptığı üç kartpostal ve bir logo sayesinde Kanada’ya gittim diyebilirim. Bu 1994- 1995 yılında oldu. Kartpostallar sayesinde birkaç grafik tasarım yarışması kazandım, onlar sayesinde multimedya ile uğraşmaya başladım. O zaman için bu çok revaçta bir uğraştı. Kanada’dan birkaç ay çalışmak için teklif aldım, bu birkaç ay 18 yıl oldu. Daha sonra animasyon ve çizgi film yapmaya başladım. Kanada Milli Film Fonu benim filmleri gördü, İnternet için bir film yapmamı önerdiler. Sonra “Kraliçe” adlı bir filmle çocuk çizgi film festivalinde birincilik kazandım. Bu, babaannesini özleyen küçük bir kızın hikayesi Bundan sonra eserler ve başarılar bir birini izledi. Film arkasından film çekmeye başladım, önemli festivallerden birçok ödüller kazanır oldum. “Kör Vayşa” filmiyle dünya prömiyerlerine ulaştım. “Berlinale” Film Festivalinde bu filmim ödül aldı”.
Teodor Uşev, ülkeden binlerce kilometre uzak olsa da, Bulgar kaldığını heyecanla anlatıyor. Kanada’da gelişme imkanı bulmuş, yaptıklarına değer veren ve yeteneğine saygı gösteren insanlar bulmuş. Kanada’da kaldığı için asla pişman değil. Fakat her fırsatta memleketi Bulgaristan’a dönüyor, onu seven aile ve dostları ona ilham kaynağı oluyor.
Çeviri:Sevda Dükkanci
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..