Soyunun müzik geni ve yerel türkü geleneği, Elena Bojkova’yı daha çocukluğunda büyüledi. Dupnitsa’nın Resilovo köyünde dünyaya gelen Elena Bojkova’nın Şopluk türkülerine sevgisi ve sadakati, kendisini bu folklor bölgesinden en sevilen solo ses sanatçılarından biri olarak ünlendiriyor. Elena Bojkova, koroda şarkı söyleme becerilerini ve tecrübesini 1972 yılında girdiği Bulgaristan Milli Radyosu’nun Halk Müziği Topluluğu’nda edindi.
“Bulgar seslerinin gizemi” korosunda kazanılan tecrübe ve Blagoevgrad’daki “Neofit Rilski” Güneybatı Üniversitesi’nde aldığı yüksek eğitim, Elena Bojkova’nın okuma evlerindeki çalışmaları için çok kıymetli oldu. Yıllardan beri ses sanatçısı, Sofya ve Kurilo, Vrajdebna, Novi İskır semtlerinde halk türküleri için amatör grupları yönetiyor.
Elena Bojkova, şunları açıklıyor: “Benim ilgilerim çok yönlüdür. Koro şefleri Krasimir Kürkçiyski, Dora Hristova, Dimitır Dinev, Geogri Genov, Stefan Mutafçiev’in bana öğrettiklerini kendi çalışmalarımda kullandım. Büyüyen öğrencim Polina Paunova ile birlikte “Divi glasove” (Yabani sesler) projesine katıldık. Yazdığım kitaplar, folklora sevgimden esinlenmiştir. Şimdiye kadar altı kitap yayınladığım var, yenisini hazırlıyorum.”
Elena Bojkova devamla “Bulgar seslerinin gizemi” korosu ile İtalya’nın Torino şehrinde bir konser sırasındaki heyecan verici bir yaşantıyı anlatarak şunları açıkladı: “Şehrin merkezinde bir binanın üçüncü katında dizilmiştik. Her birimiz diğerinden 6 metre uzaklığında olmalıydı. Birbirimizi nasıl duyduğumuzu bilmiyorum, ama eşsiz bir konser yaptık. Prof. Dora Hristova meydandan koro şefliğini yapıyordu. Kendilerimizi gök melekleri gibi hissediyorduk, sesler ise seyirciler üzerine uzay yağmuru gibi düşüyordu. Her zaman canlı olarak performans gösteriyoruz. Yaptıklarımızı çok seviyorum."
Çeviri: Rayna İvanova
BNR’ye konuşan ve yaz sezonunda turizm sektöründe çalışanların ücretlerinde yüzde 20'lik bir artış olduğunu kaydeden geçici Turizm Bakanı Evtim Miloşev, sektördeki işgücü sıkıntısının, hiç de düşük olmayan, sadece ücretlerden..
Lahey, Hollanda'nın güneyinde bir yönetim merkezi, Kraliçe'nin yaşadığı ve çalıştığı yer... Bu şehri Bulgar folkloru ve gelenekleriyle ilişkilendirmek pek akla gelmez. Ancak gerçek şu ki Lahey'de Bulgar halayına, rachenitsa’lara ve Bulgaristan’a özgü..
Yurt dışındaki Bulgar halk oyunu topluluklarının sayısına ilişkin istatistik veriler bulunmasa da dünyanın dört bir yanına dağılmış olan bu amatör grupların Bulgaristan ve dünyanın geri kalanı arasında canlı köprü oldukları şüphe götürmez...