Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Bulgaristan Başmüftülüğü İslama ve Hoşgörüye Katkı Ödüllerini sundu

БНР Новини

Bulgaristan’ın ilk başmüftüsü Hocazade Mehmet Muhiddin Efendi adına Başmüftülüğün geçen yıl ilkini düzenlediği “İslama Katkı Ödül Töreninin” ikincisi düzenlendi. Ülkenin ilk müftüsü 8 Aralık 1910 yılında Sofya’da müslümanlar şurası tarafından seçilerek, göreve başlamıştır.

Merkez Ordu Evi Salonunda düzenlenen ödül törenine Başmüftü Mustafa Aliş Hacı olmak üzere, birçok siyasi temsilci, aydınlar ve farklı dine mensup din adamları katıldı.

Bu yıl “İslama Katkı” ödülünü dört kişiye verildi. Ruse’nin Smirnenski köyünden 92 yaşındaki Halil Yavaş Hoca, Sofya’dan 90 yaşındaki gazeteci, yazar ve eğitim adamı doktor İsmail Cambazov, Şumen’den vakıf mülklerinin iadesi sürecinde etkin rol alan avukat Metin Cambazov ve Blagoevgrad, Vılkosel köyünde okulda baş örtüsünden dolayı horlanan ve bunun için mücadele yürüten 18 yaşındaki Emine Şamatareva ödüle layık görüldü. Bulgaristan’ın eski Çarı Simeon Sakskoburgotski’ye ise “İslam dinin otoritesine katkı ve müslümanlara hoşgörü” onursal plaketi takdim edildi.

Bulgaristan Müslümanları Başmüftüsü Dr. Mustafa HacıBaşmüftü Mustafa Aliş Hacı açılış konuşmasında ülkenin ilk müftüsünün çok zor şartlarda görev yaptığını, Müftülük temelinin atılmasında onun bir örnek olacağına vurgu yaptı:

”Hocazade Mehmet Muhiddin Efendi bundan 108 yıl önce göreve başladığında bizden çok daha zor şartlarda görevini yapmış. Buna da rağmen teslim olmamış, vazgeçmemiş. Biz böyle ne kadar şikayet etsek de, 25- 30 yıl öncesine baktığımızda kendimizi gerçekten bahtiyar saymalıyız. Çünkü görevimizi yaptığımız dönem güç dönem, ama biz komunistik dönemdeki şartları unutmuş değiliz”.

Halil Yavaş Hoca'ya ödül takdimi.İlerlemiş yaşına rağmen Ruse’den Sofya’daki törene gelen Halil Yavaş Hoca, uzun yıllardan beri İmam Hatip liseleri, Kur’an kursları, cami faaliyetlerinin kalkınmasına destek olmuş, Ruse bölgesinde Müslümanlar arasında en saygın kişi olmayı başarmış. Komünizmin en ateizm dönemlerinde bile, Kur’an Kerim kitaplarını saklamış ve Türk çocuklarına dini öğretmiş bir aydın.

Gazeteci- yazar, aydın İsmail Cambazov'a ödül takdimi.90 yaşındaki İsmail Cambazov da Bulgaristan Türklerinin “Çınar ağacı” denilebilecek, canlı bir tarihtir. Gazeteci, yazar, Sofya Yüksek İslam Enstitüsü eski rektörü, tarih araştırmacısı ve ülkedeki İslami okullarla ilgili çalışmalar ve ülkedeki müslümanların tarihini anlatan kitaplar yazan bir kişi. Bu yıl “Hocazade Mehmet Muhiddin Efendi İslama Katkı Ödüllerinin biri de ona sunuldu.

Emine Şamatareva'ya ödül takdimi.Blagoevgrad’ın Vılkosel köyünden öğrenci Emine Şamatareva ise, 15 yaşında başını kapatmaya karar verdiğinde okulda, belediyede, Çocukları Koruma Kurumu ve birçok STK’dan tepki alır, baş örtüsünü çıkarması için ikna edilmek istenir, ayrımcılığa uğrar, ancak babası ile beraber buna karşı hukuki ve insani mücadele gösterir ve bugün okuluna başörtüsüyle giden bir liseli kız olmayı başarır. Müslüman cemaatinin haklarını savunan ve vakıf mülklerinin korunmasında önemli rol oynayan avukat Metin Cambazov'a ödül takdimi.Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden doktor Abbas Yahya solistliğinde dini müzik topluluğu da geceye farklı dillerde icra ettiği ilahilerle renk kattı.

Fotoğraflar: Sevda Dükkancı



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Cuma öğleden sonra

İnsan, Cenab-ı Allah tarafından yaratılmıştır. Bu yaratılışın ilk faslı ruhlar aleminde, elest bezminde gerçekleşmiş, ikinci faslı cennette yaşanmıştır. Devamı ise dünyada yaşanmaktadır. Varlığını yeryüzünde sürdüren insanın genetiğinde yaratılış..

Eklenme 25.10.2024 14:00

Cuma öğleden sonra

İslâm dini insanın bütün hayatını kuşatan itikadî, fıkhî ve ahlâkî normlar bütünüdür. Hatta İslâm dinî sadece dünya hayatıyla sınırlı olmayıp dünya ötesi, ahiret hayatı ile ilgili konulara da taalluk etmektedir.  İnsan, ömrü boyunca her an bir şeyler..

Eklenme 18.10.2024 14:05
Plovdiv, Muradiye camii.

Cuma öğleden sonra

Şükür, insanın fıtratından gelen, yani doğal özelliklerinden biridir. Yapılan iyiliğe, verilen nimete değer vermek, kadirşinaslık göstermek ve bunu bir şekilde şükran ve teşekkür ile dile getirmek anlamına gelen şükür, nankörlüğün zıddıdır. Zira nankörlük,..

Eklenme 11.10.2024 14:05