Bulgaristan, bale sanatı alanında gelenekler ve yüksek profesyonelliğe sahip bir ülke olarak biliniyor. Bu yıl, Maestro Emil Dimitrov'un doğumunun 90. Yıldönümü kutlandı.
Dans forumlarının geleceği için ilham veren fikirlere sahip bir vizyon sahibi olan Maestro, 1964'te Varna’da ilk profesyonel bale yarışmasının kurucusudur.
Yıllarca süren emeği sayesinde, bu prestijli forum dünya standartlarında ünlü bale dansçılar olarak yetişmiş birçok genç yetenek için çekici bir merkez oldu.
Geçen yıl önemli yıldönümleri kutlandı. Bulgaristan’da bale sanatının kurucusu sayılan Anastas Petrov'un doğumunun 120. yıldönümünü kutladık.
Onun adına doğduğu Dobriç şehrinde 1982’den bu yana bir bale yarışması düzenleniyor.
Yarışmanın ilkinde Yüksek Sanat Ustalığı Büyük ödüle Bulgar bele yıldızılarından biri olan Yasen Vılçanov layık görülüyor.
Mayıs ayında, Sofia Opera ve Balesi, önde gelen solistlerden biri olan Yasen Valçanov’un 60. yıldönümünü Giuseppe Verdi'nin “Camellias'lı leydi” temsili ile kutladı.
Valçanov, Varna Bale Yarışması'nda altın ve bronz madalya kazandı.
1993-2000 yılları arasında Opera'da Bale Ekibinin Sanat Yönetmeni olarak görev yaptı.
Şubat 2019'da Sofya Opera ve Balesinde başka bir büyük kutlama gerçekleşti. Ünlü baş balerin Krasimira Koldamova’nın 80. yıldönümü kutlandı.
Bulgar bale sanatına katkılarından dolayı Bulgar Müzik ve Dans Aktörleri Birliği tarafından Kristal Kolye ile ödüllendirildi.
Krasimira Koldamova, Sofya'daki Bale Okulu'ndan mezun oldu ve sonra eğitimini Bolshoy Tiyatrosu'nda devam etti. En ünlü rollerinden biri Carmen. Koldamova 1991 yılında klasik dansı seven yetenekli çocuklarla çalışmaya devam ettiği kendi adına bir bale stüdyosu kurdu.
Krasimira Koldamova: “Güzel dans etmek istiyorsanız, içiniz de güzel düşünceler dolu olmalı. Kötü düşüncelerden arınmalısınız. Bu size sahneye çıktığınızda yardım edecektir ve izleyiciyi güzelliğinizi görmesi için ikna edeceksiniz” diyor.
29 Kasım'da “Arabesk” Bale Grubu’nun Hans Christian Andersen'in dünyaca ünlü masalına dayanan “Buzlar Kraliçesi” galası vardı. Temsilin koreografisini solist Angelina Gavrilova üstlendi. BNR’ye verdiği röportajda şöyle dedi:
“Andersen sadece çocuk hikayeleri yazmamış, yetişkin için de hikaye anlatıcısıdır. “Buzlar Kraliçesi” eserinin uyarlaması yönetmenimiz Boryana Sechanova’nın fikri. Repertuarımızın, muhteşem bir masal ile zenginleştirilmesini istedik. Bu benim başlı başına yaptığım bir koreograf olarak ilk büyük çalışmamdır. Modern dansın özelliklerini kullanarak çocukların etkilenmesini isterdim.”
Marta Petkova, Norveç'in Oslo kentinde “Bayaderka” balesine katılımıyla büyük başarılar elde etti. Eleştirmenler, Bulgar aktrisin büyük bale dansçısı ve koreograf Natalia Makarova'nın eserindeki temsilini çok büyük bir başarı olarak nitelendirdiler.
Marta Petkova'nın Oslo'ya gitmesi orada solist olan meslektaşı Kaloyan Boyadjiev'in daveti üzerine gerçekleşti. İlk başta kısa bir solo için giderek, ancak çalışma sürecinde baş kahraman Nikia’nın rolünü üstlendi.
Marta Petkova Sofya'da doğdu. Çocukken balerin olmak istediğini hatırlamamasına rağmen, ilk bale ayakkabılarını üç yaşında alır. 1995 yılında Ulusal Dans Sanatı Okulu'nda eğitimine başlar. Ve sadece yedi yıl sonra Ulusal Opera ve Bale grubuna kabul edilir. Verdiği röportajlarda, “ Balede sadece ve sadece güzellik görürüm” diye paylaşıyor.
Fotoğraflar: Varna bale yarışması ve arşiv
Eylül ayında Biz nehrin çocuklarıyız” festivalini düzenleyen bir sivil toplum kuruluşu, Plovdiv belediyesi ile yeniden işbirliği yaparak doğadan ilham alan çocuk resimlerinden oluşan özel bir sergi düzenliyor. Plovdiv sakinleri ve konukları,..
Dokuzuncusu düzenlenen “Metroda Şiir” etkinliği bugün başlayıp 23 Aralık tarihine kadar devam edecek . Sofya’daki Polonya Kültür Enstitüsü’nün girişimiyle düzenlenen etkinlikte, başkentliler ve misafirleri, metro vagonları ve istasyonlarında,..
"Gel, gel, ne olursan ol, yine gel, İster kafir, ister mecusi, İster puta tapan ol, yine gel, Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da, yine gel... Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz.....
Eylül ayında Biz nehrin çocuklarıyız” festivalini düzenleyen bir sivil toplum kuruluşu, Plovdiv belediyesi ile yeniden işbirliği yaparak doğadan ilham..