Prof. V. Dimitrov” Radyo Tarihi Müzesi görevlisi Antoaneta Radoslavova, ülkede radyo yayınlarının temelinin atılmasında bir şehzadenin rolünü gözler önüne serdi.Sultan 2. Abdülhamid’in oğullarından olduğu /bazı varsayımlara göre ise torunu olduğu söylenilen/ Mehmet Refik Efendi’nin ülkede ilk radyo vericilerinin kurulmasında etkin rol aldığı açıklandı.
Mehmet Refik Viyana’da okumuş ve radyoda çalışmış
Radoslavova şunları paylaştı:
“Şehzade Mehmet Refik ile ilgili elimizde bilgiler az olsa da, onun Bulgaristan Radyosu’nun 1930’lu yılların başında teknik temelinin atılmasında rolü büyüktür. Prof. Valentin Dimitrov’un “Bulgar radyosunun tarihi” kitabından elde ettiğimiz bilgiye göre, mühendis Asen Marinov ve Stefan Rabov’un anılarından biliyoruz. Mehmet Refik, Osmanlı’nın son Sultanı Abdülhamid’in oğludur.
Abdülhamid tahttan indirildikten sonra, Mehmet Refik Türkiye’yi terk ediyor. Avusturya’da eğitim gören Mehmet Refik, bir süre Viyana Radyosunda çalışıyor.
Bulgaristan’da ilk radyo yayınlarını yapan vericinin kurulması için Mehmet Reşit Efendi Sofya’ya davet edilir
Ülkede radyo yayınlarının teknik altyapısının gelişmesine büyük etkisi olan mühendis Asen Marinov, Mehmet Refik’in ses teknisyeni olarak Sofya’ya davet edildiğini anlatıyor, ancak Viyana’dan edindiği geniş bilgilerle Bulgaristan’da ikinci radyo vericisinin kurulmasına katılıyor.
Mehmet Refik, mühendis Georgi Georgiev ve Georgi Hristov olmak üzere üç kiş, 1930 yılı sonunda Bulgaristan Radyosunun çok daha büyük gücü ve kapsamı olan 150 wat’lık ikinci vericisini yapar ve 319 metre frekanstan yayına başlar.
Bir yıl sonra Mehmet Refik başkanlığındaki teknik ekip radyo vericisini daha da geliştirir ve 400 wat güce kavuşturur. 24 Mayıs 1934 yılında Sofya’da dönemin “Dobruca sitesinde” radyonun daha da güçlü vericisi inşa edilir. Bulgar ekibinden Georgi Georgiev ve Georgi Hristov Türk meslektaşlarının bilgilerine ve fikirlerine çok büyük önem ve değer verirmiş.
Mehmet Refik Efendi Bulgaristan’da radyo yayınlarının tarihinde büyük rolü var
“O yüzden bugün Mehmet Refik’in Bulgaristan’da radyoculuğun temeli ve radyo yayınlarının teknik temelinin atılmasında büyük önemi olduğunu söyleyebiliriz. Bu teknik açıdan önemli bir temeldir. Bugün radyodaki haberler ve programları ne kadar konuşsak da, vericiler olmadan radyo yayınları mümkün olmayacaktı”.
Fotoğraflar: arşiv
Güllerim kana benzer, Gökyüzü sana benzer, Güzel kızın manisi Kuşlara benzer. “Kısaca” başklıklı iki dilli mani derlemesinin “Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” Milli Kütuphane'nin “Pismena” klübünün Kasım ayı..
Çocukların ebeveynlerinin bilgisi olmadan kimlik kartlarını alarak onların adına online bahisler yapmaları gibi gittikçe artan endişe verici eğilimlerin izlenmesi, Ulusal Gelir Ajansı NAP ve “Gümrükler” Ajansı tarafından yaz mevsiminde “Ne ste sami”..
Bulgar gülünün mis kokusu ve dünyanın dört bir köşesinden turist çeken çiçek toplama kampanyası, gül yetiştiriciliği işinin hoş tarafı olurken dikenli tarafı da yok değil. Ülkedeki gül yetiştiricileri, “Gülü seven dikenine de katlanır” deyimini..
Dağlarında, ormanlarında, meralarında yetişen bir birbirinden farklı ağaç, çiçek ve şifalı bitkiler sayesinde Avrupa’da en kaliteli..