Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Bağışlanma ve kısmet gecesi: Berat kandili

Çepintsi camisi
Photo: Bojidar Çolakov

Mübarek Ramazan ayının müjdeicisi, üç ayların ortası olan Şaban ayının 15. gecesi kültürümüzde Beraat Gecesi veya Beraat Kandili olarak bilinmektedir. Peygamber Efendimizin Şaban-ı şerife ayrı bir önem verdiği malumdur. Bununla birlikte bu ayın 15. gecesi, yani ortası olan ve hadislerde “nısfü Şaban” olarak geçen gecenin de Allah katında özel bir yeri bulunduğuna işaret edilmiştir. Rahmet, gufran, günahların bağışlanmasını isteme ve bağışlanma, günahlardan kurtulma gecesi olarak bilinen bu gecenin manevî yoğunluğunu Hazreti Muhammed (s.a.s.) şu vecîz hadisiyle ifade etmiştir: “Allah Teâlâ Şaban ayının 15. gecesinde dünya semasında (rahmetiyle) tecellî eder ve Kelb kabilesi koyunlarının kılları sayısından daha fazla kişiyi bağışlar.” (İbn Mâce, Tirmizî).

Bu hadiste evvelâ gecenin özelliği bildirilmiş, ikincisi Allah’ın rahmetiyle tecellî etmesinden söz edilmiştir ki, bu insanları rahmetiyle kuşatacağı anlamına gelmektedir. Bir de üçüncü husus olarak Arap kabileleri arasında bol yünlü, çok kıllı koyunlarıyla nam salmış Kelb kabilesini zikrederek insan aklı ve hayalini harekete geçirmiştir. Çokluğu ifade eden bu benzetme Allah ile ilgili olunca bir anlamda sınırsızlığa işaret etmektedir. Yani bu gecede Allah yönelene rahmetle muamele edilecek, Allah’tan isteyene bol bol verilecek, Allah’tan bağışlanmayı dileyen affa mazhar olacak, affetmeyi çok seven Allah tarafından affolunacaktır. Bunu samimiyetle yapanlar günahlarından kurtulacak, azat olacak ve ellerine kurtuluş belgesi anlamındaki beraati alacaklardır. Zaten geceye adını veren Beraat kelimesi bağışlanma, kurtulma anlamına gelmektedir.

Bu beraati alabilmek için yine Peygamber Efendimizden nakledilen bir hadise kulak vermek ve onun gereğini yapmak gerekmektedir. Şöyle müjdeliyor Fahr-i Kâinât Efendimiz: “Şaban’ın ortasında gece ibadet ediniz, gündüz oruç tutunuz. Allah o gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecellî eder ve fecir doğana kadar, “Yok mu benden af isteyen onu affedeyim, yok mu benden rızık isteyen ona rızık vereyim, yok mu bir musibete uğrayan ona afiyet vereyim, yok mu şöyle, yok mu böyle der.” (İbn Mâce).

Şaban ayının ortası, yani Beraat Gecesi bir yıllık rızkımızın, yani dünyalık geçimimiz, hastalıklarımız ve hatta hayatımızın uzunluk ve kısalığının da belirlendiği, taksim edildiği kısmet gecesidir. O yüzden bu geceye ayrı bir önem vererek nimetlerinden, fırsatlarından istifade etmeliyiz.

Bu gecenin gündüzünde oruç tutmak bizim hayatımıza güzellik ve mutluluk getirir. Hatta sadce bir günle değil öncesine ve sonrasına birer gün eklersek “eyyâm-ı bîz” olarak ifade edilen Peygamber Efendimizin neredeyse hayatı boyunca nafile olarak oruç tuttuğu üç günü tutmuş oluruz. Ahmed bin Hanbel’in naklettiğine göre, Hazreti Ömer’in kızı ve Sevgili Peygamberimizin mübarek eşi olan Hazreti Hafsa annemiz İki Cihan Güneşini anlatırken “Dört şeyi neredeyse hiç terk etmediğini söyleyebilirim.” diyor ve bunlardan birinin: “Her ayın 13, 14, 15. günlerinde oruç” olduğunu bildiriyor.

Bu günlerde tutacağımız oruçla güçlenen bedenimizi, arınan kalbimizi ve semaları dolaşmaya hazırlanan ruhumuzu Allah’ın huzuruna çıkarıp zikir ve dua ile Ona yönelterek yapacağımız yakarış ve yalvarışlara ne kadar muhtacız değil mi? İşte, bizi bizden daha iyi tanıyan Rabbimiz bize dünya ve ahiret ilâcımızı sunuyor... Ne mutlu Ona yönelenlere! 




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

“KvARTal" festivali Eski Sofya’yı şehrin merkezinde canlandırıyor

Bir zamanlar sıra dışı bir semt vardı. Şehirdeki yaşamı birbirine bağlayan Dvoretsa( Kraliyet Sarayı) ve tren istasyonu arasındaki ana yolda bulunduğu için Eski Sofya buradan başlıyordu. Bu alanda insanlar yalnızca buluşup sohbet etmekle kalmadı, aynı..

Eklenme 13.09.2024 05:35

Bulgaristan’ın bir kamu düzeninden diğerine geçişin 80. yıldönümü

9 Eylül’de, Bulgaristan tarihinde, temelde kökten farklı bir kamu düzeninden diğerine geçişin 80. yıldönümü kutlanıyor - Bulgaristan Krallığı’nın sonu ve Bulgaristan Halk Cumhuriyeti’nin başlangıcı . 2. Dünya Savaşı’nın ortasında,..

Eklenme 09.09.2024 10:51

Birleşme'nin Yüceliği ve “Birleşmecilik sendromü” sonuçları

6 Eylül 1885 tarihinde Bulgar Prensliği ve Doğu Rumeli toprakları birleşerek, Bulgaristan tek bir devlet olarak Avrupa haritasındaki yerini alıyor.  Sofya “Sv. Kliment Ohridski” Üniversitesinden tarihçi Prof. İvan İlçev..

Eklenme 06.09.2024 04:40