Bulgaristan’da yeni siyasi sezon 44. Halk Meclisi milletvekillerinin 2 Eylül’de gerçekleştirdikleri oturum, güçlü sivil memnuniyetsizlik ve yoğun polis ekipleri ile başladı.
Ülkenin yönetimine karşı ve Başbakan ve Başsavcının istifası talebi ile protesto eden eylemciler “Büyük halk ayaklanması” adı altında kapsamlı bir eylem düzenledi.Protestolar esnasında gerilim tırmandı, çatışmalar yaşandı, yaralananlar ve gözaltına alınanlar oldu.
Başkentte “İktidar üçgeni” olarak bilinen meydandaki eylemci grup içerisinde her yaştan insanlar vardı. Onları meydanda eyleme götüren şey ise ülke yönetimindeki statükonun değişmesi. Bulgaristan Radyosu için protestoculardan bazıları şunları paylaştı:
Deya Yordanova’ya göre, insanlar yetersiz yönetim, yolsuzluk ve “sahte diplomalı uzmanlar” tarafından kendilerini “ezilmiş” hissediyor.
“Değişime ihtiyacım var. 56-57 günün iktidar için görevi başkalarına, başka fikirlere bırakmaları gerektiğini anlamaları için yeterli sayıda gün olduğunu düşünüyorum. Bu kadar eğitimsiz, bu kadar yolsuzluğa karışmış, bu kadar kötü bir yönetimin alternatifi olmaması imkansız. Bizler alternatif olmadığını kabullenirsek, pes etmişiz demek oluyor. Protestocular, iktidarın hem ulusal hem de uluslararası planda itibarını tamamen yitirdiği konusunda net görüşe sahip.”
Marçev isimli bir protestocu şunları söyledi:“Bu yönetim artık tükendi. Bütün bir ulusu yeni anayasa ve restart ile aldatamazlar. Bu insanlar bu ülkeye artık hiçbir şey veremez.”
Anketimize katılan Metodi Hristov şunları paylaştı: “Bizler anayasayı onların yazmasını istemiyoruz. Onlar kendilerine düşen rolü artık oynadılar. Devleti yağmaladılar, sattılar.”
Metodi Hristov’un yanında bulunan oldukça ileri yaşta olan Mühendis Rayçinov da yıllar önce ülkenin çok daha prestijli yerlerde sıralanmasına katkı sağlayan üretim sektörünü mahvettiklerinden dolayı memnuniyetsizliğini dile getirdi ve şöyle devam etti:
“Ben makine mühendisiyim, bilimsel alanda doktoram var ve herşeyin mahvolmasına bakarken canım acıyor. Çar Ferdinand tarafından kurulan bir fabrikada çalıştım. Bu fabrika şimdi yıkılmış durumda. 30 yıl içinde, hele de son 10 yılda mafyanın devlet kurduğu bu dönemde herşeyin nasıl yıkıldığını gördüm. Bugün buradayım, çünkü hükümet ile bu mafyanın da gitmesinin zamanı geldi geçti bile.”
Finlandiya’da yaşayan ve Felsefe bölümü mezunu olan Silviya Serafimova da protestolarda. Sofya’daki protestolara katılmasını sağlayan şey hukukun üstünlüğünün sağlandığı bir ülkede yaşamak istemesidir:
“Bunun imkansızın tiyatrosu bile değil, imkansızın skeci olduğu gözlemleniyor. Tiyatroda, yaptıkları işe adanmış yetenekli oyuncular var, burada ise herşeyin bir komediye dönüştüğünü görüyoruz. Bizler, çocuklarımız, yakınlarımız için daha iyi bir gelecek olmasını umuyoruz.”
Şimdiki hükümetin istifa etmesi durumunda nasıl bir alternatif görüyor? sorusu üzerine şu cevabı verdi Silviya Serafimova:
“Her bir değişimde alternatifler yavaş yavaş belirgin oluyor. Kişi vatandaşlık değerlerini, prensiplerini savunmak için mücadele veriyorsa, alternatif her zaman vardır.”
Fotoğraflar: Darina Grigorova
Çeviri: Özlem Tefikova
9 Haziran 2024’te yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri önde gelen siyasi oluşumlar için dikkate değer sarsıntılar olmadan sona erdi. Avrupa Halk Partisi (EPP) ve Sosyalistler ve Demokratların ilerici İttifakı (S&D) lider konumlarını..
Birinci siyasi güç olan GERB-SDS ve ikinci olan DPS’nin liderleri Boyko Borisov ile Delyan Peevski ortak hükümet için anlaşsa bile yine üçüncü bir oyuncunun desteğine muhtaç olurlar . Bu durumda onlar, küçük, fakat kritik bir anda Kiril Petkov..
Bulgaristan’ın Berlin Büyükelçiliğinde kurulan sandıklarda da seçim günü sakince seyretti . Günün başında oylama makinelerinden biri ile yaşanan problem giderilince sandık yerinde kuyruğun oluştuğunu aktaran kurul üyesi Valentin Velichkov,..