Nedelya Ştonova, kendine özgü eşsiz stili ve çevresine yaydığı pozitif enerji ve ilham felsefesiyle Bulgaristan’ın en renkli kişilerinden biri. Mesleği gereği yüzlerce kişiyle görüşen doktor, mucizevi kaderlere tanıklık etti. Dr. Nedelya Ştonova 10 yıl boyunca dört kıtadan hikayeler biriktirdi.
"Bu bilinçaltı bir mekanizma ve hepimizin ayna nöronları var. Eğer sizin gülümsediğinizi görürsem, belki ben de gülümserim. Saldırgan veya memnuniyetsiz olduğunuzu görürsem, bilinçaltım duygusal taklitçiliğimi harekete geçirecek. Bir kişinin başka bir kişiye verebileceği en değerli hediye ilhamdır. Bu hikayeleri ilham kaynağı olduğu için biriktirdim, çünkü onlarda inanç mantıktan daha güçlü.Ben hücrelerimizin düşüncelerimizi “gizlice dinlediklerine” inanıyorum. Sonra bu düşünceler fiziksel semptomlara dönüşerek, bizi hasta edebilirler veya tam aksini yapabilirler, yani doğduğumuz andan itibaren sahip olduğumuz şifa potansiyelimizi tetikleyebilirler."
Bulgaristan Radyosu’na konuşan Dr. Ştonova “Her zaman duyguların neden yapıldıklarını ve davranışlarımızı neyin yönlendirdiğini merak etmişimdir, bu sebeple nöroloji doktoru oldum” diye paylaştı. Nedelya bu hayatta doğru değerlere sahip olan insanların, hayatın getirdiği krizlerden daha güçlü geçebildikleri felsefesine inandığını paylaştı. Bu fikrini kanıtlamak için bilimsel bir tez ve sanat yolu gibi birbirinden tamamıyla farklı iki yöntem kullandı.
Dr. Ştonova’nın Sofya Tıp Üniversitesi’ndeki tezinin konusu, yaygın olarak "damar sertleşmesi" olarak adlandırılan, merkezi ve periferik aterosklerozun ortaya çıkması ve hızlanmasında, psikososyal risk faktörlerinin rolü.
Dr. Ştonova ateroskleroz hakkında şunları paylaştı:
"Ateroskleroz, kan damarlarının iç yüzeyinde yağ birikmesiyle oluşan bir süreç ve aslında bir numaralı katil, çünkü kan damarının bütünlüğü bozulduğunda felç, kalp krizi ve periferik arter hastalığı gibi çeşitli hastalıklar ortaya çıkmakta.“
"Bu hayatta inançla yürüyebilmek için cesaretli olmak gerek. Teslim olmak, vazgeçmek, yelkenleri indirmek ve uçurtmanın cennete değil cehenneme doğru uçması çok daha kolay. Beyni hedefe odaklanmasını sağlayan inançtır ve değerden yoksun bir beyin büyük sorun demektir. Gerçek anlamda değerlere sahip güçlü temelleri, taşıyan kolonları olmayan bir beyin, memnuniyetsizlik, nefret ve saldırganlık gibi terörist saldırılara kolayca maruz kalabilir“ dedi Nedelya Ştonova.
Aynı zamanda kitabındaki kahramanlardan ne kadar minnet duymamız gerektiğini ve başımıza gelebilecek daha korkunç şeylerden aslında korunduğumuzun farkında olmamız gerektiğini, öğrendiğini paylaştı Nedelya Ştonova.
"Bazen bu farkında olma durumunu nedense unutuyoruz ve kaprisli, şımarık davranıyoruz, ufak tefek şeyleri büyütüyoruz. Bazen hayat, bizleri yeniden mantıktan daha güçlü bir inançla yeniden yaratmak için, gelip bir çırpıda her şeyi yerle bir edebiliyor“ dedi Dr. Nedelya Ştonova.
Çeviri: Bedriye Haliz
Тraklar’ın ve Romalılar’ın izlerini taşıyan Antik kentte, onun melek yüzünü gördüğünde, sonsuza kadar esareti altında kalır. O, sadık bir hayran ve koruyucudur, kadın ise onun kabına sığmayan sanatçı ruhu için ilham kaynağı ve sığınaktır...
Bükreş'teki Bulgaristan Büyükelçiliği' nde "Bulgarların Anlatılmamış Hikayeleri" Ulusal Programının tanıtımına ilişkin bir forum düzenlendi. Forumda konuşan Büyükelçi Radko Vlaykov , “Bu muhteşem fikrinin başlatılması için artık doğal bir yer yoktu...
"Bir insanın gösterebileceği en büyük cesaret, Uzay’da değil, düşüncededir". Bu sözler, Bulgar asıllı mucit ve belleği yenileme kapasitesine sahip ilk elektronik bilgisayarı yaratan John Atanasoff'un sözleridir. Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev..