Bulgaristan Ortodoks Kilisesinin Bulgaristan’ın semavi koruyucusu, mucizevi Az. İvan Rilski’nin adı ve davasını andığı günde hekimlerimiz bayramlarını kutluyor. Bu bayram, 1995 yılında azizi sağlıkçıların himayecisi olarak seçen Bulgaristan Doktorlar Birliği’nin girişimi üzerine 25 yıldan itibaren kutlanmaktadır. Rivayete göre bu en saygın Bulgar azizi Tanrı’nın desteği ve içten dualarıyla birçok hastanın sağlığına yeniden kavuşmasına yardımcı olmuştur. Bu, Bulgaristan hekimlerinin onu himayeci olarak seçmesine neden oldu.
İvan Rilski’nin 876 yılı civarında Güneybatı Bulgaristan’ın şimdiki Dupnitsa şehrine bağlı Skrino köyünde dünyaya geldiği tahmin edilir. ‘Vlahina Dağı’ndaki ‘Az. Dimitriy’ Manastırına girmeden önce kendisi çobanık yapmıştır. Bu manastırda dini eğitim görerek rahip olmuş, hayatını dua ederek, oruç tutarak ve dünyevi nimetlerden vazgeçerek geçirmiştir. Bulgar topraklarının çoğunu gezdikten sonra yalnız yabani hayvanlar yaşadığı için Rila Çölü adı verilen Rila Dağı’na yerleşmiştir. Keşiş ömrünün sonuna kadar orada kalmış ve birkaç devamcısı ile beraber Rila Manastırı ismini taşıyan, Bulgar maneviyatı ve eğitiminin bir merkezine dönüşen manastırı kurmuştur.
Rila Manastırı şimdi Bulgar kilisesi Sen Sinodu’nun denetimi altında bulunan en büyük Bulgar manastırıdır. Bu yüzden Az. İvan Rilski’nin bayramı bütün kiliselerimizde büyük dini ayinlerle törenli bir biçimde kutlanmaktadır. En ünlü Bulgar azizinin Tanrı önünde Bulgar halkının koruyucusu olduğu, Bulgar Uyanış Çağı eylemcilerinin himayecisi olduğu kabul edilir. Onun içindir ki, 19 Ekim’de ismini taşıyan öğretim kuruluşları bayramını kutluyorlar. Örneğin Sofya Yüksek Din Okulu, Madencilik ve Jeoloji Üniversitesi İvan Rilski’nin ismini taşıyor.
Bir gelenek üzerine bugün ‘Yılın Hekimi’ unvanı verilir. Koronavirüs salgınının yayılmaya başladığı önceki yılda olduğu gibi, şimdi de virüsle mücadelenin ön saflarında yer alan sağlıkçılarımızın fedakarlığı ilk plana çıkıyor.
Derleyen: Darina Grigorova
Çeviri: Neli Dimitrova
Fotoğraflar: BGNES ve arşivİnsan, Cenab-ı Allah tarafından yaratılmıştır. Bu yaratılışın ilk faslı ruhlar aleminde, elest bezminde gerçekleşmiş, ikinci faslı cennette yaşanmıştır. Devamı ise dünyada yaşanmaktadır. Varlığını yeryüzünde sürdüren insanın genetiğinde yaratılış..
İslâm dini insanın bütün hayatını kuşatan itikadî, fıkhî ve ahlâkî normlar bütünüdür. Hatta İslâm dinî sadece dünya hayatıyla sınırlı olmayıp dünya ötesi, ahiret hayatı ile ilgili konulara da taalluk etmektedir. İnsan, ömrü boyunca her an bir şeyler..
Şükür, insanın fıtratından gelen, yani doğal özelliklerinden biridir. Yapılan iyiliğe, verilen nimete değer vermek, kadirşinaslık göstermek ve bunu bir şekilde şükran ve teşekkür ile dile getirmek anlamına gelen şükür, nankörlüğün zıddıdır. Zira nankörlük,..
Müslüman, her koşulda dininin emir ve yasaklarını göz önünde bulundurarak yaşama arzusundadır, bundan da öte böyle olmakla sorumludur. Bu sebeple..