„Hayatımın 40 yılını Radyo’ya adadım. Bulgaristan Milli Radyosu’nda işe başladığımda sokaktaki insanların nasıl bir kuruma ayak attığımın farkında olup olmadıklarını görmek üzere daha girer girmez bakışımı onlara çeviriyordum“.
Birçok neslin sesine büyük rağbet gösterdiği sözcü Lidiya Mihova bu sözlerini gözyaşıyla söylüyor. Bu kelimeler ki, sözcülük sanatını yardımıyla benimsediği tüm mesai arkadaşlarına bir şükran ifadesidir. Doğal olarak, ülkemizdeki en eski elektronik medyanın 87’inci kuruluş yılı ile ilgili dilekleri özellikle radyo dinleyicilerine hitaben çok duygusal ve samimidir:
„Çalışmalarımızda birbirine bağlı olduğumuz radyodaki mesai arkadaşlarım, bayramımız kutlu olsun! Herkese sağlık, hayatındaki iyiliklerin sonsuz olmasını dilerim. Eleştirel olun ama aynı zamanda Milli Radyo’da çalışan gazetecileri övmeyi de unutmayın, kaçırmayın. Bana öyle geliyor ki, sanki yeni, ilginç bir şeyi duyunca içimizde doğan o hoş duygudan dolayı teşekkür edeceğimize daha çok olumsuzuklarımızı belirtmeye alışık olduk.“
Lidiya 1974 yılında Radyoevi’nin eşiğini büyük bir minnettarlık, korkuyla karışık aşırı bir hayranlıkla ilk defa geçti.
„Sözcü yarışmasını kazanınca o zaman ‘Hristo Botev’ programının bir kısmını oluşturan ‘Yurt dışındaki Bulgarlara yönelik yayınlarda, ardından‘Bulgaristan Radyosu’ ismini alan yabancı dil yayınlarında çalışmamı önerdiler. Başlangıçta gazeteci olmanın zevkini, mutluluğunu hissedemedim, yalnız sözcülük yapıyordum ama dinleyicilerimizle geri bildirimimiz devamlıydı, onlar bize aralıksız mektup gönderiyorlardı, bu harika idi!’ diye anlatıyor Lidiya radyo kariyerinin ilk aylarını.
‘Sözcülük’ görevi, BNR’nin program şemasının değiştirildiği 1992 yılına kadar sürdü. Lidiya Mihova, mesleğinde uğurlu olduğunu, bütün kariyeri boyunca endişe verici veya sıradışı bir haberi sunmamış olduğunu belirtirken şöyle devam etti:
„Hatırladığıma göre, Todor Jivkov’un görevinden uzaklaştırıldığı haberi geldiğinde ‘Hristo Botev’ programında nöbetçiydim. Mesai arkadaşlarımın nasıl ürktüklerini gördüm. Onlar, yıldırım hızıyla gelen bu satırların nasıl okunması gerektiğini bilmiyorlardı. Aslında, bütün hayatı alt üst eden böyle bir haberin sunulması gereken bir nöbette olmak hiç de kolay değildir.“
Lidiya Mihova, sözcü ve gazeteci olarak 40 yıllık kariyerinin bir anının bile boşuna geçmemiş olduğunu düşünüyor.
Gazetecilik, BNR’nin Sofya Radyosu yayınından evlerimize konukluk eden oğlu Dimitır Ganev’in de mersleği oldu. Mikrofonu dost olarak bilmesi ile ilgili en önemli derslerinden bazılarını Dimitır tam annesinden aldı.
„Onunla birçok konu üzerinde sohbetlerimiz oldu. Doğru konuşmadan ve özellikle radyocu kariyerine kendini adamak isteyen herkesin en önemli niteliği olan sabırlı olmanın önemi hakkında birçok şey öğrendi’ diye anlattı Lidiya.
Emekliye ayrılınca Lidiya sahneye çıkmayan, genellikle yüzlerce belgesel, sanat ve çocuk filmi ve dizilerin dublajına katılan bir aktris olmak diye çocukluğunda doğan emelini gerçekleştirmeyi başardı.
Televizyon seyircilerimiz Bulgaristan Ulusal Televizyonu tarafından yayımlanan Viyana Filarmonisinin Yılbaşı konserine anons yapan sesini hatasız bir biçimde diğer sunucu seslerinden ayırt edebiliyor. Bu büyük müzik etkinliğinin dublajı kendisi için apayrı bir heyecan yaratır.
„Yeni yıl benim için 1 Ocak günü saat 12.15’te başlar’ diyen Lidiya Mihova ansızın büyük bir zevkle katıldığı audio kitap seslendirme gibi kendisi için en yeni ve ilginç macerasını şu biçimde anlattı:
„Audio kitapların en önemli özelliği metni okuyup sunmaktır, ne var ki, sunucu içindeki diyaloglarda artistlğini de gözler önüne serebilir. Audio kitabın mesai hayatımın ‘kuğunun son şarkısı’ olmasını istemem ama şimdilik hayatımdaki bütün emellerin gerçeğe dönüşmesini sağladığını diyebilirim’ dedi sonunda Lidiya Mihova.“
Çeviri: Neli Dimitrova
Foto: arşiv, özel arşiv, BNR- Ani PetrovaYazar Anna Maleşkova, geçen yılın son günlerinde başkentin "Devlet Arşivleri"nde hemfikir insanlarla bir araya geldiği duygu dolu bir toplantıda 80. yıldönümünü kutladı. 1971 yılında anavatanın kendisine neler sunacağını görmek için doğduğu..
UNESCO’nun 2021 yılı “Yaşayan İnsan Hazinesi” ödülünü Saya adı verilen antik Küstendil halk kostümünün yapımıyla ilgili projesi sayesinde kazanan Madlen Bojilova Amin BNR’nin Blagoevgrad Radyosuna konuk oldu. Madlen bir süre önce yurt..
Bulgaristan’ın Rakovski kasabasında dünyaya gelen Stefan Borgociyski, tüm hayatını İtalya’da geçiriyor. Şu anda Ulusal Santa Cecilia Akademisi‘nde / Accademia Nazionale di Santa Cecilia / “Klarnet” Bölümünde öğrenci olmasına rağmen,..