Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Hastanenin Covid bölümünde bile yakasından “Sofya Radyosu” rozetini çıkarmayan Naciye Abla

Pravda köyünden acısıyla, tatlısıyla bir mektup

Bu Covid nasıl bir hastalıkmış 4 ay bitti daha kendime gelemiyorum!

Dulovo’ya bağlı Pravda köyünden sadık dinleyicimiz, yıllardan beri bizi takip eden, arayan, yöredeki ziyaretlerimizde bizi görmeye gelen, Sofya’daki redaksiyonumuzda misafirimiz olan Naciye Mehmet Aliş, çok acı, sevgi ve minnettarlık dolu bir mektup yazdı.  

Covid- 19 hastalığının ciddiyeti, umudun gücü, doktorların çabası, torun sevgisinin kuvveti ve mutluluğu ile tam bir “acısıyla tatlısıyla hayat” örneği.  

Naciye Abla çok sevdiği torunlarla ve radyonun bir Dulovo programında Sevda Dükkancı ile- sene 2012
Aynen aktarıyoruz:  

“Merhabalar, Bulgaristan Radyosu sunucuları. İlk önce sizlere sağlık, mutluluk ve neşeli günler diliyorum. Sağlık olmazsa iş kötü demektir.  

Ben Pravda köyünden Naciye Aliş. Ben de derdimi sizlerle paylaşmak istedim. 

15 Şubatta hasta oldum. Doktora gittim, derdimi anlattım. Muayene etti, seni koronavirüs tutmuş dedi. Hastaneye gitmen lazım dedi. “Ben razı kalmadım, orada insanlar ölüyor” dedim. Evde tedavi oldum, hiçbir fayda olmadı. Çok öksürük vardı ve soluk alamadım. Ayağa kalkıp bir adım atamadım. 2 ay böyle geçti. Yine doktora gittim. Silistra’ya Covid yerine gittim ama nasıl ağır durumda gittim! Çok iyi baktılar ama iyileşemedim. Aynı durumda eve geldim. Birkaç gün sonra daha kötü oldum. Silistra’da benim doktorum var. Doktor Andreeva’ya gittim. O bana baktı, anında Dulovo hastanesine gönderdi. 3. kat kalp ve ciğer bölümüne. Orada doktor Nuri ve hemşire Gönül kabul ettiler. Derdime biraz da olsa fayda ettiler.  

Bu Covid nasıl bir hastalıkmış 4 ay bitti daha kendime gelemiyorum!!!

Hastaneden çıkacağım gün geldi.  

Benim yeleğimde bir znaçka (rozet) var takılı. Onu gördüler ve sordular. Ben de dedimBen Sofya Radyosunun üyesiyim.Bravo dediler, olabilirse bizi de selamlar mısın dediler. Ben de tamam dedim.  

Naciye Abla yılar önce kendi eliyle yaptığı gelelenksel Bindallı kıyafetiyle bu bebeği radyomuza hediye etti. Bu güzel gelin hala odamızı süslüyor.
Sizleri sevdiğim bu rozetten belli. 10 seneyi geçti hep yakamda. Sizleri çok seviyorum.

Bu isteğimi yerine getirirseniz memnun olurum. Dr. Nuri’yi, yardımcısı Gönül’ü, bütün hemşireleri ve hizmetçileri selamlarsanız çok mutlu olurum. Silistra’dan Dr. Andreeva’yı da candan yürekten selamlıyorum.  

Benim torunum 1. sınıfı bitirdi. Adı Eylen. Bir Haziran’da resim çizmeye gitti. Çok mutluydu. Ben de onu candan, yürekten seviyorum, onu da selamlıyorum. Okulunda çok başarılı! 3 gramota’sı (başarı belgesivar. Bir de altın madalya aldı, iki de masal kitabı aldı. Eylen’e sağlıklı günler üstün başarılar dilerim.  

Öğretmenleri unutmayalım, sınıf öğretmeni Gülten, Necmiye ve Endegül. 

Mektubun devamında başka bir el yazısı var, bakalım kim ne yazmış? 

“Benim adım Eylen. Birinci sınıfı bitirdim. Türkçe okuyabiliyor ve yazabiliyorum. Sizleri çok seviyorum. Hoşça kalım! Öptüm sizi!” 

Not: Mektubunun orijinal metnidir

Naciye Abla’nın tekrar hastanede olduğunu öğrendik. Bir an önce sağlığına kavuşması için ekip olarak duacıyız. BNR Türkçe Yayınlar Bölümünde onun yeri çok özel!  

Derleyen: Bedriye Haliz  
Fotolar: Sevda Dükkancı



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Festivaller, muhteşem plajlar ve el değmemiş doğa - tatil için Tsarevo’yu neden seçmelisiniz?

21 plaj, geniş otel seçenekleri, konuk evleri, kiralık odalar, kamp alanları, restoranlar, spor tesisleri ve herşeyden önce Istranca'nın güzel doğası ile 60 kilometrelikbir sahil şeridi!  Tsarevo, mıknatıs gibi turistleri çekiyor ve yaz aylarında en..

Eklenme 23.07.2024 06:10
Yangının ardından Voden köyü

Yangınlar, insanlar, devlet…

Aşırı sıcaklar, şiddetli rüzgar, ateş cehennemi. Bulgaristan son günlerde bunlara tanık oldu. Külе dönen evler, telef olan evcil ve yabani hayvanlar, tamamen yanan mahsuller, zarar gören doğa…Ve yangının ardından insanların hissettiği acı. Bu..

Eklenme 19.07.2024 13:07
Vildan Özkan

Vildan Özkan: Göçmenlik ateşten gömlek gibidir

1972’de Rodop Dağları’nın Suhovo(Susuzburun) köyündedünyaya gelen Vildan Özkan, 1991 yılında Kırcali “Vladımır Dimitrov Maystora” Sanat Okulu’ndan mezun oldu. Aynı yıl Türkiye’ye göç eden sanatçı, sanat yolunda gelişmeye devam ederken Bulgaristan’la..

Eklenme 13.07.2024 05:35