Bulgar medyası büyük Bulgar yazarı Dimitar Talev’in Eylül ayındaki doğum tarihi ile ilgili olarak, Prilep şehrindeki evinin yazgısı konusunu gündeme getirdi.
Bulgaristan Radyosu, Dimitar Talev ve edebiyat mirasının günümüz Kuzey Makedonya’daki boyutları ile ilgilenerek, 77 yıl önce efsanevi Prilep kasabasında dünyaya gelen Makedon gazeteci Vladimir Perev’in konu ile ilgili fikrini almak istedi. Yugoslavya’daki Tito rejimi sırasında doğup yetişmesine rağmen, Perev Bulgar kökenlerinden hiçbir zaman vazgeçmedi. Şimdi de Prilep’teki Bulgar kültür varlığının sadece Talevler ailesinin evi ile sınırlı kalmadığı görüşünü kesin olarak savunuyor:
"Kanımca, gelecekte oluşacak yeni süreçler Makedonya ve doğduğum Prilep’te Bulgar milli ruhunun belirli kültürel ve tarihsel figürlerinin savunulmasına yol açacak. Bunların varlığı ile ilgili sorunlar Kuzey Makedonya ve Bulgaristan arasında çözüme bağlanmalı. Ancak Talev’in evinden bahsedilince bunun 1834 yılından itibaren Bulgar kilisesi olup Makedonya’daki Bulgar davasının bir kültürel ve tarihsel anıtına dönüşen ‘Sveto Blagoveştenie’ mabedinden 100 metre mesafede bulunmasının önemsenmediğini belirtmek istiyorum.
Talevler’in evine, Makedonya’daki Bulgarlığın savunulmasında fedakarlık gösteren Todor Kusev’in ( metropolit Metodiy Starozagorski), Bulgaristan’ın eski dışişleri bakanlarından İvan Başev’in evinin çok yakın olduğunu anımsatmak istiyorum. Bu mekanda ‘Nadejda’ okumayurdu, VMRO kurucularından Hristo Batanciev’in eşine ait ev de bulunuyormuş. Ayrıca Birinci Dünya Savaşı’nda yiğit düşenlerin naaşları da burada yer alır."
Prilep kasabasının eski sakinlerinden olan Vladimir Perev, Talevler’in evinin Prilep’te bir Bulgar kültür merkezi olarak nasıl kullanılabileceğine dair farklı fikirlerini de paylaşıyor. 1944 yılından sonra ülkede yaşayan birçok Makedonya Bulgarı gibi faşist ilan edilen yazar Dimitır Talev’in isminin nasıl tepki yaratacağı sorusuna cevaben Vladimir Perev şu cevabı verdi:
"Sözümona faşizm, komünizm, milliyetçilikle suçlanmasından ziyade Dimitır Talev’in Makedon ya da Bulgar olup olmadığı diye milli kimliği ile ilgili tartışmaların yürütüleceğini düşünüyorum."
Gazeteci Vladimir Perev derin göğüs geçirerek, Dimitır Talev’in romanlarının günümüz Makedon edebiyat normuna uygun biçimde çevrilmesinin gerekli olup olmadığına karar vermekte güçlük çektiğini itiraf ederek şöyle konuştu:
"Bu, Sırpça, Hırvatça, Bulgarca ve Makedonca olmak üzere dört Balkan dilinde kitaplar okuyabilen ve bu ülkelerin edebiyatını iyi tanıyan biri olarak benim için ağır bir sorudur. Dili benim gibi bilen bir Makedonyalı Dimitır Talev’in romanlarını okurken yazdıklarını tamamen anlayabiliyor. Talev hakkında ise Bulgarca’yı ustaca kullanan bir usta yazar olduğu fikri hakimdir."
1944 yılında Dimitır Talev, Bulgaristan ile Makedonya’nın yeniden birbirinden koparılmasının gerçekleştirileceğinin bilincindedir. Vatanın bu iki kısmını birbirini bağlayan bir köprü olarak Talev ‘Jelezniyat Svetrilnik’ romanını yazmaya koyuluyor. Kitabın ayrı başlıkları ilk önce edebiyat eleştirmeni Yordan Badev ve yine Prilep kasabasında doğup derginin genel yazı işleri müdürü, tanınmış Bulgar gazeteci Danail Krapçev ile beraber çalıştığı ‘Zora’ gazetesinde yayımlanır.
"Yaptığım ilk çağrışım ‘Zora’ gazetesi, Danail Krapçev ve annemin dayısı Yordan Badev ile ilgilidir. Bundan sonraki çağrışımlarım ‘Jelezniyat Svetilnik’, ardından da ‘Glasovete vi çuvam’ romanları ile ilgilidir. Ancak Dimitır Talev’in isminden bahsedilince, çevresindeki diğer Bulgarlar ile ilgili hatıralarımda, ikonlarla süslü ikonostasisi ile Prilep’in ‘Sveto Blagoveştenie’ kilisesi de geliyor."
Vladimir Perev gibi Prileplilerin umutları, bu mukaddes Bulgar mekânı ve kişiliklerinin anısının korunacağı yolundadır
Foto: İvo İvanov, arşiv
Çeviri: Neli Dimitrova
6 ila 8 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek 7’inci “Akbaba” Festivali çerçevesinde oyunlar, film gösterileri, kuş gözlemciliği ve açık hava konserleri gibi etkinlikler yer alacak. Festivalin organizatörü “Po-divi Rodopi” den,..
Şabla Belediyesinin Ezerets köyü , ülkenin dört bir köşesinden gelen öğretmen, animatör, çevreci ve gençlerin bir araya geldiği çevre dostu ekolojik kampa ev sahipliği yapıyor. Gençler, arıların gizemli dünyasını tanıma fırsatı bulacak. 1..
Dobriç ilinde bu sene ayçiçek hasadı dekar başına ortalama 150 kg oldu. Geçen tarım yılında bir dekar ayçiçek tarlası ortalama 170 kg ürün vermişti. Tervel ve Kruşarı belediyelerin ayçiçek toplanmasına hala başlanmadı...
Mısırlı “Antica world” şirketi Sofya’nın merkezinde bulunan ve sosyalizm döneminde başkentin de, ülkenin de simge yapılarından olan TZUM mağazasının..
Yeni eğitim ve öğretim yılının başlaması ile okullarda cep telefonu kullanımının tamamen yasaklanması teklifi gündeme geldi. Öğrencilerin okul..
Geçtiğimiz yıl, Avrupa Birliği ekonomisi dörtnala giden enflasyon ve durgun büyümeden muzdaripken, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, eski..