Peygamber Efendimizin mübarek doğumlarını anma anlamına gelen mevlid, yine Ona bezlenen sevgi neticesinden ortaya çıkan edebî eserleri ve onların okunduğu meclisleri ifade etmektedir. Mevlid okuma uygulaması, her ne kadar Arap dünyasında doğup, Ortadoğu ve Afrika’da şekillenmişse de gelişip yayılmasında Türklerin rolü de büyük olmuştur. Mevlid, sadece bir şiir veya nesirden ibaret edebî bir metin okuma olarak kalmamış, bir araya getirdiği farklı unsurlarla bir mevlid kültürü oluşmuştur.
Tarihî süreç içerisinde mevlid kültürünün yaygınlaşmasını tetikleyen çok farklı etkenler söz konusudur. Ancak en tesirli olanların başında Süleyman Çelebi’nin gönül dünyasından damıtarak mısralara döktüğü bereketli sözleri gelmektedir. Süleyman Çelebi, Bursa Ulu Cami vaizlerinden olup 1422 yılında vefat etmiş olup “Vesiletü’n-Necat” adlı şaheserini kaleme alarak mevlid edebiyatı ve kültürünün gelişmesinde devrim niteliğinde rol oynamıştır. Bu eserinin önemi ve etkisi sebebiyle UNESCO 2022 yılını Süleyman Çelebi Yılı olarak ilân etmiştir.
Bu mevlid eseri, asırlardan beri yapılan eklemeler veya çıkarmalar neticesinde bugün Bulgaristan Müslümanları arasında apayrı bir hâl almakla birlikte, Süleyman Çelebi adına bütün bölgelerde okunmaktadır. O yüzden muhakkak tanınması, anlaşılması ve anlatılması gereken bir eserdir.
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesizniz.
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz.
Bir zamanlar sıra dışı bir semt vardı. Şehirdeki yaşamı birbirine bağlayan Dvoretsa( Kraliyet Sarayı) ve tren istasyonu arasındaki ana yolda bulunduğu için Eski Sofya buradan başlıyordu. Bu alanda insanlar yalnızca buluşup sohbet etmekle kalmadı, aynı..