O dondurucu Şubat gününden bizi tam 150 yıl ayırıyor, bu günde gururlu ve özgür bir halk inancı ozamanın Sofya kentinin eteklerinde (günümüzde ise şehir merkezinde yer alan bir alanda) sonsuza kadar yaşamaya devam etmek için darağacına çıkarılıyor. Çünkü Levski Bulgaristandır!
Levski’nin yakalanmasının ardından sorguyu yapan Tevfik Bey’in “Biz seninle ölmek için yaşıyoruz, bu adam yaşamak için ölüyor” sözleri sanki Özgürlük Havarisi’nin sonsuzluğunu önceden haber veriyor.
Aynen 1868 yılında Panayot Hitov voyvodaya gönderdiği mektupta yazdığı gibi “Kazanırsam, bütün halk için kazanacağım, kaybedersem, sadece kendimi kaybedeceğim”.
Bu haftanın başında Kültür Bakanlığı’na bağlı “Sredets” galerisinde resmi olarak Vasil Levski’nin ölümünün 150. Yılını anma ile ilgili ulusal programın açılışı yapıldı. Proje, Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in himayesinde gerçekleşiyor.
Geçici hükümette Kültür Bakanı Nayden Todorov, “Kaydettiğimiz bu etkinlik, bütün Bulgaristan için son derece önemli sayılabilir” dedi ve şöyle devam etti:
“Bulgaristan, günümüzde bir yandan anlaşmazlıkların pençesinde parçalanıyor. Günümüzde her zamankinden daha fazla birliğe ihtiyacımız var ve bunu yapabilecek en iyi şey Özgürlük havarisinin anısından başka bir şey değil.”
Bakan Todorov, 2023 yılında farklı etkinliklerin toplum olarak yeni bir gelişim yoluna başlamamıza yardımcı olacağı umudunu dile getirdi.
“Hepimizin bir halka ait olduğumuzu hatırlamak. Vasil Levski’nin inancında da olduğu gibi, anahtar kelime “bereber”dir.” diye vurguladı Nayden Todorov.
“Vasil Levski” Büyük Bulgar Komitesi Başkanı Vasil Vasilev, “program kapsamındaki etkinliklerin hazırlığı yaklaşık bir yıldır devam ediyor” dedi. “Bulgaristan’da Vasil Levski’nin ölümünün 150. yılının anılmayacağı bir yerleşim yeri olacağını sanmıyoum” diye belirtti Vasilev.
Levski’nin özgürlük ve halk idealleri ise günümüzde de hala canlı. Bunun kanıtlarından biri de Komite’nin ülke genelinde 1-12 sınıf öğrencileri için düzenlediği “Az sım Levski” başlıklı ulusal yarışma.
Bu yarışmaya ülke genelinde yaklaşık 300 Uyanış Devri külübünden çocuklar katıldı. Vasil Vasilev, devlet kurumları, STKlar, Ulusal Sanat Galerisi ile ile ortak çalışmalarından duyduğu sevinci gizlemedi. Bu ortak çalışmaların sonucunu ise 19 Şubat Pazar günü “Kvadrat 500” galerisinde göreceğiz.
Ulusal Sanat Galerisi Müdürü Yaroslava Bubnova, hazırlanan bu sergiyi sanat araçları sayesinde Levski hakkında konuşmayı göstermek olarak tanımladı ve devam etti:
“Galerimiz için, Levski’nin ölüm yıldönümünü anmak ulusal önem dışında “Kvadrat 500” galeri binasının Levski’nin ölüm yerine de yakın olmasıdır. Bu programlar kapsamında yapımcı İvo Milev ve yönetmen Dimitır Goçev’in “İzpovedta na Levski” (Levski’nin itirafı) başlıklı multimedya sergisi de gösterilecek. Levski’nin biyografisine dayanan bir hikaye ve onun hayata bakış açısını şimdi ve burada hissetme imkanı sunuyor bu sergi”.
Karlovo’daki “Vasil Levski” Ulusal Müze’nin ekibi de bu yıldönümü ile ilgili özel etkinlikler hazırlıyor.
Müze müdürü Dora Çauşeva, ülke genelinde düzenlenecek seyyar sergilere ve “Özgürlük Havarisi için 150 ders” başlıklı eğitim toplantılarına vurgu yaptı. Bu toplantılar şu anda da hem yüz yüze hem de dünya çapındaki bütün Bulgar çocukları ile online olarak gerçekleşiyorlar.
Her kuşak Levski ve onun hayata bakış açılarını içinde yaşar, dedi Dora Çauşeva ve Bulgaristan Radyosu’na yaptığı konuşmada ulusal birlik için sınır olmadığını söyledi ve şunları kaydetti:
“Bu online dersler aslında yurtdışındaki Pazar okullarının faaliyetleri ile ilgili ve biz artık birkaç yıldan beri onlarla irtibattayız.
İlk önce Avrupa’da yer alan okullarla başladık, daha sonra bütün kıtalarda Bulgar okulları ile iletişim kurduk. İyi olan şu ki, pandemi döneminde dersler aile içindeydi, çocuklar evdeydi ve derslere büyük küçük herkes katılıyordu. Derslerde Levski’nin doğduğu evi gezmek, saçının korunduğu şapeli gezmek, ailesi hakkında bilgi içeriyor. Ve bu dersler bir dizi soru ve cevap ile son buluyor”.
Dora Çauşeva, “Sredets” galerisindeki “Ruhun isyanı – özgürlük yolunda temel güç” başlıklı sergisinin Çek diline tercüme edileceğini ve 3 Mart’ta Prag’ta Bulgar Kültür Enstitüsü’nde tanıtılacağını açıkladı.
Dora Çauşeva, “Ruhun isyanı, bütün kuşakların yaşadığı bir şey ve umarım ki Bulgaristan’daki gençler daha büyük “isyan” taşır içinde, ki bu şekilde Vasil Levski’nin fikirleri hayata geçirilsin”.
“Aziz Kiril ve Aziz Metodiy” Ulusal Kütüphanesi’nin projeye katılımında çocuklarla çalışmalara vurgu yapılıyor.
Ulusal Kütüphane Müdürü Doç. Dr. Krasimira Aleksandrova, küçük çocukların Stefan Peev tarafından geliştirilen dijital yazı tipi ile Levski’nin el yazısı ile yazabilecekler.
Bulgaristan Ortodoks Kilisesi, geleneksel olarak Vasil Levski’yi 19 Şubat’ta “Azize Sofiya” kilisesinde düzenlenecek ayin ile anacak.
Ardından Özgürlük havarisinin Anıtı’na doğru yürüyüş başlayacak. Burada resmi törende anıta çiçekler ve çelenkler bırakılacak.
Ardından ise günler devam ediyor ve bu günlerden Levski bizlere “Zaman bizde ve biz de zamandayız; zaman bizi dönüştürür ve biz de zamanı dönüştürürüz” diye hatırlatmaya devam edecek.
Çeviri: Özlem Tefikova
“Nova” televizyonuna konuşan geçici hükümette Kültür Bakanı Nayden Todorov , Razgrad ve Smolyan’daki tiyatrolarda mali suistimallerin tespit edilmesinin ardından, “ Başka yerlerde de hükümet fonlarını hortumlamaya yönelik planlar olup olmadığını..
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..