Ramazan-ı şerifin sonuna gelip bayram etmek nasip oldu. Bunun için Cenab-ı Allah’a hamdediyoruz. Mübarek Ramazan ayında bu ayın özelliklerini göz önünde bulundurarak hareket edenler, vecibelerini yerine getirmeye çalışanlar davranış ve ahlâklarını güzelleştirme yönünde adım atanlar Ramazan ayından kazançlı olarak çıkıp hakikaten bayram ettiler. Bu ayda kazanılan güzel vasıfları öbür Ramazan ayına kadar sürdürmek, üzerimizde taşımak bundan sonraki hedefimiz olmalıdır. Ama bunu yapabilecek miyiz? Başarabilirsek, bu nasıl olacak? Bu ve benzeri soruların cevaplarını bulma gayreti içerisindeyiz.
Bu konuları ele alırken biraz, 85 yıl geriye dönerek şair, yazar, vaiz ve fikir adamı Omurtaglı Mehmet Fikri’nin Sofya’da neşredilen“Medeniyet” gazetesinin 5. 12. 1938 tarihli 170. sayısında basılan bir yazısı paylaşılıp değerlendirilecektir. Başılığı ise “Müslümanlık Yılda Bir Ay Mıdır?”
Noel arifesi (Bıdni veçer), geleceğe umutla baktığımız aile bayramlarından biridir. Geçmiş ve gelecek arasındaki sınırda Ortodoks Bulgarlar, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar gelecek günleri karşılamak için bir araya geliyorlar. Gelenek üzere yemek..
Eskiden Küçük Noel veya “Neyadka” (Yemek yemeyen) olarak da adlandırılan Noel Arifesi , bir sonraki yılın tamamını etkileme gücünü taşıyan karanlık, korkutucu bir dönemin parçası olarak kabul edilirdi. Bu nedenle Noel'den..
Aynen geçmişte olduğu gibi günümüzde de Noel’den önceki günün erken sabah saatlerinden itibaren haneleri yılın en önemli akşam yemeği için yapılan hazırlıkların telaşı sarar . İsa’nın doğumu arifesinde yenen yemekler hayvansal ürün içermese de sofra..