Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Sıcaklıklarla başa çıkmanın yolu

Photo: BGNES

30-35 derecenin üzerinde hava sıcaklıkları, kalp ve damar hastalıklarından muzdarip olanlar için son derece riski olabilir, çünkü yüksek sıcaklık, dehidratasyon ve kan basıncının düşmesi ile ilişkilidir. Ulusal Kardiyoloji Hastanesi’nden Prof. Borislav Georgiev, özellikle derecelerin yüksek olduğu günlerde genellikle bir buçuk litre olan su alımını ikiye katlanmasını tavsiye etti. Aynı zamanda kilolu insanların zayıflara nazaran daha fazla su içmesini önerdi.

Tansiyon ilacı kullanan, kalp ve damar hastası kişiler diüretik dozunu biraz azaltmalı ve evde tansiyon değerleri 120/80’in altına düşmemeli. Georgiev, “Tansiyonunuz çok düşerse tuzlu ayran içmenizi önermem çünkü tuz başka bir su tutma türüne yol açar. En iyisi su içmek. Nadiren de olsa tuzlu ayran içilebilir ve sağlıklı kişilerin tüketmesinde hiçbir engel yoktur” dedi.


Düzensiz kalp atışından muzdarip kişilerin, elektrolit kaybı nedeniyle terleme konusunda dikkatli olmaları gerekiyor. Uzmana göre bazı durumlarda yüksek derecelerden dolayı potasyum ve sodyum seviyesi düşebilir. Bu nedenle doktor, özellikle aşırı sıcaklıkların yaşandığı dönemlerde laboratuvar testleri ile göstergelerin izlenmesine önemle vurgu yaptı.

Sıcakta, hem sağlıklı hem de hasta insanlar için herhangi bir alkol alımı tavsiye edilmez çünkü kan damarlarını genişleterek bayılmaya neden olabilir.

Prof. Georgiev, “Normal idrara çıkma sıklığı azaldığında, böbrekler için tehlikeli hale gelir, çünkü böbreklerden ne kadar az sıvı geçer ve süzülürse, böbreklere zarar verme olasılığı o kadar artar” diye belirtti.

Su tüketimine, özellikle aşırı sıcaklıkların yaşandığı dönemlerde her zamankinden daha fazla dikkat edilmeli. İhtiyacınızdan daha fazla su tüketmiş olsanız bile geri kalan su dışarı atılır ve vücut sakinleşir. Buradaki amaç böbreklerin normal fonksiyonunu yerine getirmelerini sağlamak. Bol su tüketiminde böbrekler zorlanabilir, ancak önemli olan böylece arınacak olmaları. Alınan suyun yarısı terleme ve nefes verme yoluyla dışarı atılacak. Derecelerin yükselmesiyle insan terler ve böylece vücudun yüzeyinden büyük miktarda su buharlaşır.


Sıcak günlerde kahve tüketiminin sağlığımızı etkileyip etkilemediği sorusuna Prof. Georgiev, kahvenin türüne ve içme sıklığına bağlı olduğunu belirterek, genel olarak, kahvenin kalp atış hızı üzerinde önemli bir etkisinin olmadığı ve her gün içildiğinde kan basıncı üzerinde minimal bir etkisinin olduğunu söyledi. Yani bir insan her gün kahve tüketirse bu tansiyonunu yükseltmez, fakat düşürmez de.

Sıcak havalarda herkesin başına gelebilecek en riskli durumlardan biri de güneş çarpması. Güçlü güneşe ve sıcaklığa doğrudan ve uzun süre maruz kalmaktan kaynaklanan güneş çarpmasının ilk belirtileri baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma olan akut dehidratasyon ile ilişkilidir. Aynı zamanda yorgunluk, yüksek nabız, hızlı nefes alma, aşırı terleme ve baş ağrısı bozuklukları gibi belirtileri olan güneş çarpması, fark edilir edilmez sıvıyla dengelenmeli ve acil olarak doktor desteği sağlanmalıdır. Sıcak günlerde 10.00-16.00 saatleri arasında mümkün ise dışarı çıkılmaması tavsiye edilir.

Kaynak: BNR

Türkçesi: Bedriye Haliz

Foto: BGNES




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Kırcali’de nüfus krizi birinci sınıf öğrencilerinin sayısını 200 ile azalttı

Kırcali ilinde bu sene birinci sınıfa başlayacak öğrencilerin sayısı, geçen yıla kıyasla 200 ile azaldı. Ekonomik göçlerle devam eden demografik kriz, okullarda öğrenci sayısına da yansıdı. Kırcali Bölge Eğitim Şubesi Müdürü Angelina..

Güncelleme 11.09.2024 12:33

AK'nda arzu edilen portföye ulaşmak erkek adayın kadın adayla değiştirmekten mi geçiyor?

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen 'in, yönetimdeki ikinci döneminde cinsiyet dengesi sağlamayı amaçladığı yeni Avrupa Komisyonu'nun yapısı ve oluşumuna ilişkin önerisini resmi olarak sunması bekleniyor. Kadınların kilit komisyonlara..

Eklenme 11.09.2024 06:49
Mariya Nikolova

Vinogradovka ile Zayçino Oreşene arasında bir hayat hikayesi

Ukrayna’nın Bolgrad bölgesi, Besarabya Bulgarları’nın bir nevi başkenti olarak kabul edilmektedi r. Bolgrad, yurtdışı etnik Bulgar nüfusunun en yoğun olarak yaşadığı bölgedir. Bundan 200 yılı aşkın süre önce Osmanlı’dan kaçarken Besarabya’ya..

Eklenme 08.09.2024 05:05