Madenciler ve enerji işçileri, kömür madenciliğinin korunmasından yana olduklarını ve kömür yakıtlı termik santrallerinin zamanından önce kapatılmasına karşı olduklarını ilan etmek için Sofya'da ulusal bir protestoda bir araya geldi ve iki sendika örgütü,Emek "Podkrepa" Sendikası ve Bulgaristan Bağımsız Sendikalar Konfederasyonu KNSB onları destekledi.
Aynı zamanda Ukrayna tahıl ithalatına uygulanan moratoryumun kaldırılmasını, günlerdir protesto eden çiftçiler, taleplerinin karşılanması için yetkililere bugün 19 Eylül saat 15.00'e kadar süre verdi, aksi takdirde başkentin merkezini ağır tarım makineleriyle kapatacak.
Peki buraya nasıl gelindi?
Halk Meclisi’nin 15 Eylül sonrasında Ukrayna menşeli buğday, mısır, kolza ve ayçiçeği ithalatı yasağının kaldırılması kararı, "Tarım" sektöründeki 26 branş birliği temsilcilerini ülke genelinde kilit noktalardan protesto eylemlerine neden oldu.
Tarım üreticilerinin başlıca talepleri, Ukrayna'dan tahıl ithalatına ilişkin yasağın devam etmesi, Ukrayna'dan rafine edilmemiş yağ ve süt tozu, taze ve dondurulmuş meyve ve sebzeler, et ve et ürünleri, canlı hayvanlar, bal ve diğer arı ürünlerine yasağın getirilmesi, Ukrayna'daki savaş nedeniyle artan üretim maliyetleri ve destek tavanının düşürülmesi, artan kalite kontrolü nedeniyle tazminat tutarının tamamının 30 Eylül'e kadar ödenmesi, yer alıyor.
Hava şartlarından etkilenen alanlara devlet yardımı ödenmesi ve yatırımlara destek verilmesi konusunda da ısrar ediliyor.
Ulusal Tahıl Üreticileri Birliği Başkan Yardımcısı Georgi Milev, BNR'ye yaptığı açıklamada, polisin protestoları durdurmak amacıyla protestoculara uyarılarda bulunduğunu ve onlardan yollarda ağır makineler kullanmamaları iddiasını, doğruladı.
„Bu bir “deja vu”, bugüne dek böyle bir baskı gördük, bu sadece ellerinde listelerle tarım üreticilerinin depolarına giren polisten değil, devlet kurumlarının da devreye girmesinden kaynaklanıyor.Hayvan yetiştiricilerinin, protesto günlerinde çiftliklerinin denetleneceğine dair bildirim mektupları aldıkları bilgisi geldi. Devlet mekanizmasının tamamen devreye girdiğini düşünüyorum.”
Milev, Başbakan Nikolay Denkov'un protestocuları müzakere etmeyeceği “teröristler” olarak tanımladığı açıklamasına da şu yorumu getirdi:
„Bu açıklamayı çirkin, terbiyesiz ve saygısız olarak tanımlayabilirim. Bulgaristan'ı, iki ulusal felaketten kurtaran bir sektörü, teröriste benzetilmesi kabul edilemez.” Ardından Başbakan özür diledi ve tahıl üreticilerinin temsilcilerini toplantıya daveti etti, ancak bu davet reddedildi.
Ulusal Tahıl Üreticileri Derneği Başkanı Lüdmil Rabotov, protestoların “siyasi bir bağlantısı” olmadığı konusunda kesin konuştu:
“Biz dernek olarak her zaman siyasi baskılara boyun eğmeme politikasını izledik. Biz bağımsız, kâr amacı gütmeyen bir kuruluşuz ve Bulgar ürünleri üreticileri olarak haklarımızı, fikirlerimizi ve hedeflerimizi koruyoruz. Üretici olarak sahip olduğumuz hakları savunacağız ve sizi temin ederim ki, biz tarlalarda çalışan insanlardan başka bir şey değiliz.”
Lüdmil Rabotov, insanların zihninde büyük tahıl üreticilerinin, Avrupa sübvansiyonlarının büyük bir kısmını "sindirici" olarak görülmesi ve buna dayanarak önemli miktarda kişisel mülkiyet elde ettikleri imajına gelince şunlar söyledi:
„Her ekonomik ve diğer alanlarda daha büyük şirketlerin olduğunu biliyorsunuz, ama herkesi medyada ve toplumda yorumlanan genel imajın altına koymanın bir yolu yok – dedi ziraat mühendisi Lüdmil Rabotov ve şöyle devam etti.Biz tarım üreticisi olarak 66000 kişiyiz, bunların 2, 3, 5'i büyük şirketlerdir ve geri kalanların tamamı aile, biraz daha büyük veya daha küçük şirketler vs'dir. Bu 66 000 çiftçinin tamamının terörist olduğunu veya bir şekilde Avrupa fonlarını kötüye kullandıklarını iddia etmesi doğru değil.”
Tahıl üreticileri, aynı zamanda, Ukrayna tahıl ithalatı yasağının kaldırılmasının ardından Maliye Bakanlığı'nın çiftçileri desteklemek için önerdiği 63 milyon levalık ek yardımdan da memnun değil:
“Bu miktar son derece düşük, çünkü bölündüğünde dekar başına 5-6 leva düşüyor, bu da üretimde yaptığımız maliyeti karşılayamıyor. Bu açıdan bakıldığında bu ürünü üretmeye devam edebilmek için maliyetlerimizi düşürecek kalıcı bir çözüm aramak zorundayız.” – dedi Lüdmil Rabotov.
“Bulgarların anlatılmayan hikayeleri” projesi ülke içinde ve dışında büyük ilgi gördü 18 ülkeden Bulgarlar, yurtdışından 34 Bulgar okulu ve 8 üniversite eğitim görevlisi bu yıl ilki düzenlenen “Bulgarların anlatılmayan hikayeleri” programının..
Moldova’da 20 Ekim 2024 tarihinde ülkenin Avrupa Birliği’ne katılımın oylandığı referandumda Bulgarların yoğun olarak yaşadığı Tarakliya ve Gagavuz Özerk Bölgesi'nde halkın yüzde 90’ın üzeri “hayır” oyu verdi. Yine benzer bir şekilde bunların..
33. Bulgar Antarktika Bilim Seferi katılımcıları, farklı ülkelerden bilimadamları ile birlikte bilimsel araştırmalara devam etmek üzere Antarktida’ya yol aldı. “Aziz Kiril ile Aziz Metodiy” araştırma gemisine ilk defa Yunanistan ve..