Slav alfabesi Bulgarlara mı ait?
Tarihi gerçekler bağlamında yapılan farklı yorumlamalarda, Selanikli kardeşler Kiril ve Metodiy’in en eski Slav yazısını Bulgarlar için değil, Prens Rostislav'ın emriyle Moravya Slavları için yarattıklarını ve daha önce Bulgaristan'da hiç bulunmadıklarını gittikçe daha sık okuyabiliyoruz.
“Evet, onlar Selanik’ten. O dönemde şehirde Rodoplar şivesine yakın, Doğu Bulgarca lehçesini konuşan kompakt bir Slav Bulgar nüfusu yaşıyordu. Glagolitik alfabe için tam da bu lehçeyi temel alıp oluşturdular. Prof. Mirçeva, Konstantin-Kiril Filozof'un Bulgar dilindeki özgün sesleri tam anlamıyla verebilmek her ses için özel bir harf bulmayı başarmasını, kendilerinden sonra ulaşılamayan olağanüstü bir katkı olarak niteliyor.
Yazımızın icat edenin Konstantin-Kiril Filozov olduğu tartışılmaz bir tarihi gerçektir. Kiril, IX. Asrın ortalarında, kardeşi Metodiy’in yardımıyla ayin kitaplarını çevireceği “Glagolitik” olarak adlandırılan Slav alfabesini oluşturmayı üstlendi.
Glagolitik alfabe ne zaman icat edildi?
Burada münakaşa edilecek bir soru daha ortaya çıkıyor- 855 yılı yazımızın tam olarak yaratıldığı yıl mı? Bulgaristan’da eğitim sisteminde ve halkın genel düşüncesinde resmi olarak bu yıl kabul edilse de Sofya Üniversitesi Slav Filolojileri Fakültesi, Kiril ve Metdoy bölümünden Ortaçağ Bulgar Edebiyatı uzmanı Doç. Diana Atanasova başka bir hipotezi de ileri sürdü.
O dönemde kullanılan bir kaç takvim vardı ancak en yaygın olanları 855 ve 863 yıllarını veren Bizans ve İskenderiye takvimleriydi. Birçok tarihçi, Aziz Kiril'in hayat hikayesinde 855 yılında Anadolu’da Olimpos'ta bir manastırda bulunan kardeşi Methodiy'in yanına gittiğini, ikisinin orada kaldığını ve edebi yazılarla uğraştıkları belirtildiğinden bu yılın 855 olduğu tezini savunmaktadırlar.
Kutsal kitapların çevirisi zaman aldığı gerçeği Bulgar tarihi için ek bir argümanı oluşturuyor. O dönemde, zaman alan çeviriler üzerinde çalıştırlar ve alfabeyi oluşturdular. Ancak bu alfabeyi kimin için icat ettikleri sorusu akla geliyor. Buna kimin ihtiyacı vardı? Bu noktada Bizans'ın etrafındaki topraklarda yaşayan halklara yönelik olan ve aynı zamanda yazımızın yaratılmasına yol açan evanjelist politikası ile ilgili tarihi kaynakların ek yorumlar devreye giriyor."
Diana Atanasova sözlerine şöyle devam etti: “Ben sorular sorarak chat GPT ile oynamayı seviyorum. Sıkça gerçekler saptırılıyor ve bana doğru bir cevap verince beni şaşırttı. Doğru değil yazarak onu provoke etmeye çalıştım. Aldığım cevap ise şu oldu: bunlardan biri 855 yili olmak ]zere başka hipotezler de var,"
Bulgaristan Radyosu da kendi bağımsız araştırmasını yaptı. Sekiz senelik fark arasında gel gitlerden sonra yapay zeka da kesin bir cevap veremedi.
Bugün siz de, ister Glagolitik alfabenin tam olarak hangi yılda yaratıldığı konusunda okulda öğrendiklerinizden şüphe duyun ya akademik incelemeye güvenin, ister Glagolitik alfabeyi Bulgarca ya da Slavca olarak adlandırmaya devam edin ya da etmeyin, alfabenin Bulgar ulusal kimliğinin oluşumu ve korunmasındaki büyük önemi tartışılmazdır.
Atina'da düzenlenen ve aziz Kiril ve Metodiy’e adanan Uluslararası Bilimsel Foruma katılan Doç. Atanasova sunduğu bildiride eğitim çalışmalarının insani önemini vurguladı.
Diana Atanasova sözlerini şöyle tamamladı: “Kiril ve Metodiy’in öğrencileri sadece yazılı işaretler değil, bir dil yaratmak zorundaydı. Misyonları, bu dilin yaratılmasının, prestiji ve otoritesi dönemin en önemli ve tanınan kutsal dillerine eşit bir edebiyatın ortaya çıkmasına yol açması açısından da olağnüstüdür.”
Eğitim ve Bilim Bakanlığı’nın yenilikçi eğitim programının başarılarını gösteren sıra dışı forumu ü lkemizin adını dünyaya duyuran değerli Bulgar bilim adamların, girişimcilerin, mühendis ve ressamların “anlatılmamış hikayelerinden” oluşan kısa bir..
“Donald Trump'ın ABD Başkanı seçilmesi, ilk dönemden itibaren en azından elimizdeki açıklamalara ve deneyimlerimize göre savunma ve güvenlik, ekonomi ve politika olmak üzere üç ana boyutta Avrupa siyasetini olumsuz etkileyecektir”- dedi “Atlantik”..
WWF-Bulgaria, "Doğaya Abone Ol" başlıklı yeni kampanyasında yaban hayatına destek çağrısında bulundu. Çevreciler, “Uluslararası Kırmızı Kitap” verilerine dayanarak, Bulgaristan'da büyük bir kısmı omurgasız olmak üzere 60 ila 65 bin arasında..