Sofya’da 28 Kasım 1938’da yayınlanan “Besarabya Bulgarları” gazetesinin tek sayısında “Besarabya Bulgarları, Bulgar halk cüssesinin, Bulgar manevi ve kültürel birliğinin ayrılmaz bir parçasıdır ve böyle kalacaklar, zira aramızdaki bağ güçlüdür” ifadelerine yer verilerek yılda bir günün “sizin için ve bizim için Bulgar ruhunun büyük bayramı olmalı” temennisi bildirildi. O dönemde, Bulgaristan’da yeni Bulgar devletinin imarına katılan büyük bir Besarabya Bulgarları topluluğunun vardı ve 100 yıl önce Bolgrad (Ukrayna)’da “Sv. Preobrajenie Gospodne” kilisesinin kutsandığı 29 Ekim’in Besarabya Bulgarları Günü olarak kutlanmasını teklif ettiler.
Ne var ki 1939’da 2. Dünya savaşı patlak verdi ve bayram kutlanamadı. “Rodolyubie” Besarabya ve Tauris Bulgarları Derneği’nin girişimi ile ancak 1989 yılında yeniden kutlanmaya başlandı.
Besarabya Bulgarları konusu, ülkemizde çok konuşulan konular arasında değil, ancak Bulgaristan onları unutmuyor ve yüzyıllar önce günümüz Moldova ve Ukrayna topraklarına göç eden soydaşlarının yeniden anavatanına dönmelerini ve tanımaları için yeteri koşulları yaratmaya gayret gösteriyor.
Bu yönde düzenlenen bir dizi festivaller, Bilim ve Eğitim Bakanlığı’nın “Bulgaristan- eğitim rotaları” ve “Bulgarların anlatılmamış hikayeleri” programları, Yurtdışı Bulgarlar Ajansı’nın Besarabyalı Bulgar çocuklarının aktif katıldıkları çocuk yarışmaları bu gayretlerin neticesidir.
Moldova ve Ukrayna’daki soydaşlarımızın anavatan ile bağlarını destekleme faaliyetlerine etkin katılan insanlardan biri de Yurtdışı Bulgarlar Ajansı’nın başkanı Rayna Mancukova’dır. Kendisi Ukrayna’nın İzmail kenti bölgesinde doğan bir Besarabyalı Bulgar’dır ve bugünkü bayram münasebetiyle şu mesajını iletti:
"Besarabyalı Bulgarlara dileklerim, şu an Ukrayna’da olup bitenlerin gölgesinde kalmaması mümkün değil. Bu bağlamda Ukrayna’nın Besarabya bölgesindeki soydaşlarıma cesaret ve güç dilemek istiyorum. Onlar Bulgar, ancak Ukrayna vatandaşıdırlar ve haklı gelecekleri için mücadele eden o ülkenin bir parçasıdırlar. Onlara güç, sağlık diliyorum ve Bulgaristan’ın onlarla olduğunu inansınlar. Bu her zaman belirgin olmasa da, Bulgaristan siyasi açıdan da adaletin tarafındadır. Yurtdışı Bulgarlar konusunda, Yurtdışı Bulgarlar Ajansı ve benim şahsımda desteğimize güvenebilirler.
Moldova’daki Bulgarlar savaş açısından daha iyi durumdalar, ancak savaşın iki ülkedeki Besarabya topluluğunu ayırmamasını diliyorum. Moldova’daki Bulgarlara diğer Besarabyalı Bulgarlara daha fazla anlayış göstermelerini diliyorum. Bir araya geldiğimiz ortak girişimleri düzenlemek için elimizden geleni yapıyoruz ve Ukrayna’daki Bulgarlar ve Moldova’daki Bulgarlar olarak ayrılmamaları için, bir bütün olarak kalmaları için beraber çalışmalıyız.”
Oksana Jelyapova, Besarabya Bulgarları Günü’nün çok duygu dolu olduğunu, birlik beraberlik içerisinde olduklarını ve var olduklarını hatırlattığını söylüyor. Yıllardan beri Moldova’daki Besarabyalı çocukları destekleme faaliyetleri yürüten Jelyapova’nın girişimiyle Sofya’da bayram münasebetiyle kutlama etkinliği düzenlenecek.
Oksana Jelyapova bizlere şunları paylaştı: "Benim amacım, davam her zaman aynıdır. O her zaman kalbimde kalacak, çünkü ben onunla büyüdüm. Moldova’da yaşayan Bulgarların yalnız olmadıklarını ve her zaman onlara uzanan bir el olduğunu hissetmelerini istiyorum. Rehabilitasyon merkezinde tedavi gören ve halk oyunları oynayan çocukları destekliyorum. Her zaman hayır akşam yemeği düzenlediğimde, elde ettiğim kaynakları birkaç daha küçük şehre paylaştırıyorum.”
Oksana kaynakların toplanmasında, resim çizen ve resimlerin satışından elde paraları Besarabyaları Bulgar çocuklarına bağışlayan kızları Malena ve İvanka'nın da yardım ettiğini ve onlara iyi bir örnek verdiğinden gurur duyduğunu ifade etti.
Oksana gururla şöyle tamamladı sözlerini: “Bu dava benim motorum, kızlarıma geleneklerimizi ve adetlerimizi öğretme ve biz Besrabyalı Bulgarların kim olduklarımızı gösterme şeklimdir”
Foto: BTA, Bulgaristan'da Besarabya Bulgarları Merkezi, Oksana Jelyapova özel arşiv
Çeviri: Ergül Bayraktarİklim değişikliği küresel bir olay olup dünyanın her köşesinde kendini gösteriyor. Bunun son örneği, İspanya’nın Valencia bölgesini vuran sel felaketi oldu. Avrupa’da son 50 yılın en feci seli olarak değerlendirilen bu doğa afetinde yüzlerce kişi..
Halkı aydınlatanlar, yalnızca şükran ve hayranlık duyulan kişiler değil, tarihimizde milli aidiyet duygumuzu uyandıran en önemli şahsiyetler olarak görürüz. Ancak “halk aydınlatan” kavramının arkasında nasıl bir arketip duruyor ve neden Halk..
Moldova'nın AB üyeliğine ilişkin, ülke Anayasası’na yazılacak stratejik bir hedef olan referandumun sonuçları, her ne kadar Avrupa şüphecilerine “kıl payı” yaklaşsa da, ülkenin Avrupa yanlısı bakış açısını güçlendirdi. Ancak..
Dünyanın farklı ülkelerindeki Bulgar topluluklarından soydaşlarımızın, ülkemizdeki memurların "Bulgar olduğunu söylüyorsun, ancak Bulgarca bilmiyorsun”..