Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Eski Başkent doğa ve tarihiyle yabancıları büyülüyor

Veliko Tarnovo kadim ve genç bir şehir

Tarnovo iline yerleşen yabacıların sayısı da artı

3
Photo: soundandlight.bg

Veliko Tarnovo Bulgaristan’da en zengin kültür ve tarihi dokusu olan bir kenttir. Ortaçağdan günümüze gelen kadim şehre giren Bulgarlar olduğu kadar, yabancılar da kentin mimarisinden, ruhundan, tarihinden ve doğasından büyüleniyor.

Diğer şehirlere insanlar genelde biraz dinlenmek veya renkli bir hafta sonu geçirmek için giderken, Veliko Tarnovo’ya gelen herkes kendini adeta tarihin şanlı sayfaları arasında bulunuyor.

Yolunuz sizi mutlaka önce tarihi “Tsarevets” Ortaçağ Kalesine götürecektir. Kalın taş duvarlarla, muazzam kuleleriyle, kalenin korunmuş surlarıyla “Tsarevets” enfes manzaralara da sahne oluyor. Tepeden aşağı bakınca Yantra nehrinin kıvrımları ve karşıdaki kayalıkla tarihi doğayla buluşturuyor.


Veliko Tarnovo’da 1878 öncesi eski Türk konağı 1879’da “Kurucu Meclis” adıyla ülkenin ilk Halk Meclisi binasına dönüşüyor. Osmanlıdan sonra ilk meclis burada kuruldu, ilk milletvekilleri bu Parlamentoda bir ayara geldi ve ülkenin parlamentarizm tarihçesi de orada başladı diyebiliriz.

9. yüzyılda Omurtag Kağan’ın ünlü sütünü bulunan Ortaçağ mimarisinin şaheserlerinden “Aziz 40 Havariler” kilisesi de Tarnovo’nun eski kısmında yer alıyor.  Söz konusu sütunda Omurtag Kağan’ın bir kitabesi yazılı: “İnsan iyi de yaşasa ölüyor ve başkası doğuyor. Varsın daha geç doğan bu kitabeyi okurken, onu yazanı hatırlasın”. 

Eski Başkent Tarnovo Bulgaristan tarihine ışık tutan birçok önemli mekanları içinde barındırıyor. Yerli ziyaretçilerin yanında, yabancı turistlerin sayısı da neredeyse Bulgarlarla rekabete giriyor.


Neyko GençevVeliko Tarnovo Belediye Başkanı Yardımcısı Neyko Gençev: “Son zamanlarda Tuna’da kruvaziyer gemilerle gelen Amerikan turistlerinde artış var. İspanya başta olmak üzere, bütün Avrupa’dan yoğun turist akımına şahidiz” dedi ve “Tsarevgrad Tarnovo” Belediye Turizm Acentası’nın reklamları ve turistik tanıtımın da bu yoğun ilgiye katkı sağladığının altını çiziyor:

"Şehirde büyük bayramlar ve festivallerde konaklama yeri bulmanız imkansız oldu. Birkaç hafta önce rezervasyon yapmayanlar kalacakları yer bulamıyor. Böyle etkinlikler varken insanlar 45 km uzakta olan Gabrovo’ya konaklamaya gidiyor. Geçen sene turizmde pandemi öncesindeki orana ulaştık.

Geçen yıl 410 bin kişi Veliko Tarnovo’daki tarihi noktaları ziyaret etti, bu sene ise sayının 500 bine ulaşmasını bekliyoruz.

Toplu grupların oranı arttıkça, geçen yıla kıyasla %46 yükselme kaydetti. Geleneksel olarak en çok ziyaret edilen yer Tsarevets Kalesi. Aslında bütün Bulgaristan’ın en çok turist alan yeri de bu Ortaçağ Kalesidir.


Veliko Tarnovo Balkan Yarımadasında en büyük açık hava müze alanine sahip bir kenttir.  Ortaçağ Trapezitsa yerleşim yerinin “Tsarevets” kalesi, “Asenov” ve “Şişmanova banya” semtlerinde dört kilise- müzeyi ve Ortçağ şatolarını içeriyor. Kentte 750 kültür antından 160’ı ulusal ve dünya mirası anıt statüsünde yer alıyor.

2019 yılında “Bulgaristan’ın Tarihi ve Manevi Başkenti” unvanını alan kent, bu önemli simge ardından daha da yoğun ziyaretçi akınına uğradı.

Neyko Gençev: “Veliko Tarnovo hem Bulgar ruhunun, hem turistik atraksiyon, hem de tarihi bir merkez olarak onbinlerce yerli ve yabancı misafirini kucaklıyor” dedi:

"Kalkınan Bölgeler” AB fon programında Kurucu Meclis binasını restore ettik ve şimdi yıl boyunca müze halinde ziyaretçilere açık.

Tarnovo “Ses ve Işık” adlı Ortaçağ Kalesini kapsayan görsel şöleniyle de ün kazandı. Bütün mevsimlerde yapılan bu ses ve ışık gösterisi 25 dakika sürüyor, Çinlilerin ve Japonların bile gözyaşına büründüklerini görüyoruz. Bu görsel şölenin programı 1960’larda Çek Cumhuriyetinde hazırlandı.

Onun senaryosu ise ünlü Bulgar yönetmen Valo Radev’e ait. Çekya’daki stüdyo bu programın 15 yıl sürebileceğini garantilemiş, oysa biz hala onu kullanıyoruz. Ne yazık ki teknik olarak artık tükenmeye başladı ve yeni bir “Ses ve Işık” projesi ve senaryosu için çalışmalara başladık. Belediye bu projeye ön ayak olsa da, Avrupa’da eşi benzeri bulunmayan bu görselin yenilenmesi için devletten de destek bekliyoruz”.

Bu şehirde açık havada yılda tam 1000 etkinlik yapılıyor. Bu da Veliko Tarnovo’ya Avrupa Festivaller Şehri damgasını getirdi. “Avrupa’nın sadece çok seçkin festivalleri bu damgayı kazanıyor” dedi Gençev:


"Festivaller şehri unvanı da birçok kapıları açıyor. Tsarevets tepesinde Ortaçağ Festivali, Bulgaristan’da en büyük açık havada tiyatro festivali olan “Asırlar Sahnesi” programı,  Arbanassi Summer Music festivali. Arbanasi’deki bu festival köydeki Ortaçağ Kilisesinde dünyanın farklı noktalardan müzisyenlere sahne oluyor.

“48 saat Varusha” festivali ise şehrin en eski semti olan Varusha’da gençleri bir araya topluyor. Yurtdışından birçok genç de o günlerde soluğu Tarnovo’da oluyor. Bu festivale 15 bin genç geliyor ve şehrin dinamizmi dikkat çekiyor.

Bölgeden ev alıp, Tarnovo iline yerleşen yabacıların sayısı da artı.

Belediye Başkanı Yarımcısı Neyko Gençev, “yeni komşular” dalgasını anlatırken, “Benim evim olan Resen köyünde bile 25 hane İngiliz ailesi yerleşti” dedi.  

Yazı: Gergana Mançeva

Çeviri: Sevda Dükkancı 




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Galeri

Kategorideki diğer yazılar

Kovachevitsa’nın büyüsü görenleri hayretler içinde bırakıyor

Taş çatılı eski evleri, kıvranarak yukarıya doğru dağın içine giden yokuş sokakları ve yüzyıllık sırlar saklayan taş duvarları ile Kovachevitsa en güzel ve romantik Bulgar köylerinden biridir. Varlığını zamana aldırmadan sürdüren..

Eklenme 05.11.2024 13:05

Turizm Bakanı: Bulgaristan, önümüzdeki kış sezonunda 2 milyondan fazla yabancı turist bekliyor

“Nova” TV’ye konuşan Turizm Bakanı Evtim Miloshev , “Önümüzdeki kış sezonunda Bulgaristan'a 2 milyondan fazla yabancı turistin gelmesi bekleniyor” dedi. Bir günlük ve transit geçişler de dahil olmak üzere, toplam yabancı ziyaret sayısının..

Eklenme 27.10.2024 18:39
Felix Kanitz gravürü: Sütlü Çeşme (Eliya Çeşmesi) Nikopol

Nikopol’da Eliya Çeşmesi aşk dizeleriyle asırların sevgi sözcüklerini fısıldıyor

Nikopol (bir zamanlar Niğbolu) kentini  “Asırların şehri”  olarak adlandırıyorlar. Roma İmperatoru Marc Avrelius döneminde 169. yılında, yani 2. yüzyılda ortaya çıkan kent, 629 yılında Bizans İmperatoru Nikifor 3. Foka tarafından ele geçiriliyor...

Eklenme 25.10.2024 09:15