Sevcan Ramadan 1988 doğumlu, Asenovgrad’da yaşıyor. Müzik yeteneği daha 6 yaşında fark edilen Sevcan o gün bu gün hep müzikle uğraşıyor. Folkloru, Bulgarca ve Türkçe Rodop bölgesine ait halk şarkıları söylemeyi, dinlemeyi çok seviyor. Kendisiyle telefon bağlantısı gerçekleştirdiğimiz gün yolculuk halindeydi, Kırcali’den dönüyordu “Toplantımız vardı, Bulgaristan’a özgü Türkçe türküleri araştırıyorum” dedi.
2011’de Plovdiv Müzik ve Dans Sanatları Akademisi Müzik Pedagojisi ve Bulgar Folkloru bölümlerinden mezun olan Sevcan şu anda burada öğretim görevlisi olarak çalışıyor. Aynı zamanda kendi müzik okulu da var. Asenovgrad’da “Stanimaka” Müzik Okulu’nda Sevcan’ın şu anda 9 öğrencisi var.
Daha küçük yaşlarından beri müzikle uğraşıyor. Müzik ve türkü sevgisini anneannesine borçlu olduğunu söyleyen Sevcan sözlerine şöyle devam etti: “Anneannem halk şarkılarını okumayı çok seviyordu. Bana küçükken hep halk şarkıları, türküleri söylerdi. Herhalde bu yüzden Türk halk müziğini bu kadar çok seviyorum. Bu sevgi anneannemden bana miras kaldı.”
Anneannesinden aldığı müzik sevgisini kendi hayatında önemli bir değer haline getirerek öğrencilerine bu şarkıları ve bu kültürü öğreterek eski, ancak eskimeyen, belki insanoğlunun tarihi kadar uzun geçmişe sahip bu ezgilerin nesilden nesle aktarılmasına katkı sağlıyor.
Sevcan Ramadan ile gerçekleştirdiğimiz söyleşinin tamamını ekteki ses dosyasından dinleyebilirsiniz!
Ayrıca seslendirdiği şarkıları, türküleri dinlemek için de Sevcan’ın Youtube kanalına tıklayabilirsiniz!
Fotoğraflar: özel arşivAvrupa İstatistik Ofisi Eurostat raporlarına göre Avrupa genelinde yaşı 16 ile 29 arasında değişen ve ne okuyan ne de çalışan gençlerin grubunda artış izlenmektedir. İngilizce “ne eğitimde ne de istihdamda bulunan” (Not in Education, Employment or..
2025 yılının yaz mevsimine ilişkin haberlerin üstünden hızlıca geçecek olursak gündemin ön sıralarında yangınlar, boş veya neredeyse tükenmiş olan su havzaları, su kesintileri, kavurucu sıcaklıklar ve kuraklık konularının yer aldığını görürüz. Bu..
İglika köyü, dağın kalbinde muhteşem taş evleri ve duvarlarından dolayı Koca Balkan’ın “Taş yuvası” olarak adlandırılmıştır. Burada yaşam 21. yüzyılın gürültüsü ve koşuşturmacasından uzak, sakin ve huzurlu geçmektedir. Gabrovo il merkezine sadece..
Bulgaristan’ın Avro Bölgesi’ne katılmasına 100 günden kısa sürenin kalması, ülkedeki insanların gelirlerine, ekonomiye, yabancı yatırımlara ve çalışma..