Geçti Ramazan, Yola Devam
Kalpleri nurlandıran, gönül hanelerimizi ve evlerimizi şenlendiren, toplumu ümitlendiren, bir ay boyunca güzellikler sahnelenen Ramazan-ı şerif geçti gitti. İnşallah sadece geçici heyecanlar yaşatarak değil de kalıcı izler bırakarak veda etmiştir.
Mübarek Ramazan ayı, dinî duyguların kabardığı ve yoğun olarak yaşandığı bir zaman dilimidir. Bu bereketli mevsimin güzel bir şekilde değerlendirilmesi takdire şayan bir tutumdur. Ancak Ramazan ayındaki yoğun manevî duyguların Ramazan Bayramından itibaren tamamen soğuması, ateşin tamamen sönmesi, yapılan güzellikleri tamamen bırakmak, çatlarcasına koşan ve finalde çatlayıp patlayan bir yarış atının durumuna düşmek olur. Böyle olunca ne kazandıklarını kullanabilir ne de sonraki yarışa katılarak guzel koşusunu izletebilir.
İslâm insandan sürekli bir kulluk istemektedir. Az da olsa devamlı olanın daha hayırlı olduğunu Peygamberimiz, Hazreti Ayşe anamızın bir sorusuna cevap olarak söylemiş ve bize çok önemli bir ilke belirlemiştir.
Bu yüzden Ramazan ayından sonra da Müslümanca yaşamak, Ramazanın bize kazandıracağı en önemli kazançtır. İnsanın, Cenâb-ı Allah'a karşı taşıdığı kulluk sorumluluğu nefes alıp verdiği sürecidir. Öyleyse az, ama uz adımlarla yola devam etmek için kulluk kemerimizi kuşanarak "Bitti Ramazan, kulluğa" devam diyelim...
18. yüzyılın son çeyreği ile 19. yüzyılın başlarında Vidin'in en meşhur ve en güçlü taşra hükümdarı olan Osman Pazvantoğlu’nun inşa ettirdiği Vidin vakıf kütüphanesi tüm Osmanlı İmparatorluğu'nun en zengin vakıf kütüphanelerinden biri olmuştur ...
Cenâb-ı Allah insanı değerli ve şerefli bir varlık olarak yaratmıştır. Diğer mahlûkattan, yaratılan diğer varlıklardan farklı ve üstün kılmak için kendisine akıl niömetini vermiş ve bu üstünlüğünü koruması için aklını korması gerektiğini..
Sofya Metropoliti ve Bulgar Patriği Daniil , "İsa dirildi!” selamını gönderdi ve Paskalya konuşmasında, Ortodoks Hıristiyanların, ışık aracılığıyla dünyaya olağanüstü göksel sevincini keşfetmeye çağrıldıklarını vurguladı. “Duyularımızı arındıralım..
18. yüzyılın son çeyreği ile 19. yüzyılın başlarında Vidin'in en meşhur ve en güçlü taşra hükümdarı olan Osman Pazvantoğlu’nun inşa ettirdiği Vidin..
Cenâb-ı Allah insanı değerli ve şerefli bir varlık olarak yaratmıştır. Diğer mahlûkattan, yaratılan diğer varlıklardan farklı ve üstün..