Müslümanlar için mübarek olan Ramazan ayı, oruç, dua, tevazu, birlik ve beraberlik zamanıdır. Şumen ili Veliki Preslav Belediyesi’ne bağlı Milanovo köyü, bunun bir örneğidir. Hristiyan ve Müslümanlar’ın elele vererek 4 yıldan kısa sürede kerpiç yapılı eski camiyi nezih bir ibadet mekanına dönüştürdükleri bu köyde Ramazan sevinci de herkesçe paylaşılıyor.
Köy sakinleri, Ramazan ayı boyunca kurulan iftar sofralarına hep birlikte, kardeşçe oturdu. Köyün etkinlik ve kutlama salonunda düzenlenen iftar yemeklerine Müslüman ve Hristiyan olmak üzere 300’er kadar kişi katıldı. Milanovo muhtarı Hasan Hasanov, BNR Şumen Radyosundan Tsvetelina Gerogiev’ya konuşurken iftarlarların köyde yaşayan ailelerin 100, 200, 500 leva veya imkanlarına göre daha büyük katkıları ile verildiğini anlattı. Paylaşılan iftar sofralarına oruç tutan ve tutmayanlar beraber oturdular. Köy halkını bir araya getiren iftar geleneğinin artık 20 yıldır devam ettiğini belirten Hasan Hasanov, şunları anlattı:
“Müslüman veya Hirstiyan olsun Milanovo halkı iftarda bir arada oluyor. İmkanı olanların katkıları ile her akşam iftar veriyoruz. Tanrı bir olduğu için bölünmeye gerek yok. Hepimiz aynı dünyada, aynı toprakta yaşıyoruz. Birlik ve beraberlik olalım, inançlı olalım istiyoruz. Köyümüzü insanlar için daha da güzel yapmayı amaçlıyoruz.”
İftar sofralarına konulan yemeklerin tadı bir başka. Bu yıl kuzu ve dana kurban çorbası rağbette oldu. Yemekleri pişirenlerden postacı Cemile ve anaokul aşçısı Nevziye, mikrofonumuza konuşurken şunları paylaştı:
“Büyük sayıda insana yemek hazırlamak ne kadar zor olsa da iftar yemeği dinimizin bir parçası ve hayır işi olduğu için memnuniyetle yapılan, insanı hiç zorlamayan bir şeydir.”
“Lezzetliyemekleryaptığımız için gelip teşekkür edenler olur. İnsanlar birlikte sofraya oturmaktan, birlikte bayram etmekten mutlu oluyorlar. Çocuklar için şeker hazırladık, onlar da bayrama sevinç ve neşe katıyorlarlar. Şeker bayramında her şey şeker kadar tatlı olsun diliyoruz.”
Birlik ve beraberlik örneği olan Milanovo köyünde hayırsever insanların katkıları ile 50’den çok çocuğa şeker ve bayramlıklar alındı.
Elele verince yapılmayacak bir iş olmadığının diğer bir kanıtı ise eskiden akan alçak çatısından dolayı müminlerin ancak iki büklüm olup durabildikleri yüzyıllık köy camiinin 4 yıldan kısa sürede onarılıp restore edilmesidir. Köy imamı Erol Ahmed, her şeyin genç bir adamın dış gölgeliğin yapılması için 4 000 leva bırakması ile başladığını anlattı:
“Genç bir köydeşimizin gölgelik yapımı için bıraktığı 4 000 levalık bütçemiz vardı. Cami çatısı aktığı için çatı onarımı ile başladık. Kiremitleri kaldırınca da köylüler çatıyı yükseltip genişletelim, yeni sıva yapalım, yeni kapı ve pencere koyduralım diye tekliflerde bulundular. İnsanlar caminin yenilenmesi konusunda bu kadar istekli olunca küçük bir tamir olarak giriştiğimiz iş büyüdü ve komple onarım yapıldı. Camimiz pırıl pırıl oldu” diyen Milanovo imamı, onarım işlerine 200 000 leva kadar kaynakların yatırılığını belirterek bu parayı toplamanın hiç te zor olmadığını söyledi:
“Her ne kadar büyük bir para tutarı olsa da, insanlarımız seve seve katkı verdi, çünkü, bizi birleştiren inancımızdır. Katkı veren Hristiyanlar da oldu. Kimisi kiremit, kimisi tuğla satın aldı, ustaların çoğu karşılıksız çalıştı. Çok kısa sürede çatıyı 2 metre yukarıya çektik, yeni çatı, yeni tavan, yeni duvarlar, yeni kapı ve pencereler yapıldı” diyen Erol Ahmed, camideki ıslah işlerinin yine hayırsever insanların desteği ile devam ettiğini de belirtti.
Sadece Milanovo’da değil, komşu köy ve kasabalarda oturanlar da dahil olmak üzere 100’den çok kişi katkıda bulundu. Destekçilerin bazıları isimlerinin açıklanmasını istemediklerini kaydeden köy imamı, diğerlerine yardım ederken gösteriş yapılmamasının İslam dininin bir gereği olduğunun altını çizdi.
Cami gün boyunca açık olur. Yolu köyden geçenler de ibadet edebilsinler diye kapıları, akşamın geç saatlerinde kilitlenir.
Köyün Ramazan davulcusu Ahmet Ömer uzun yıllardır Ramazan ayı geldi mi sahur vakti sokak aralarını gezerek insanları davul sesi ile uyandırdığı için şimdiye kadar 3 davul ve bir trampet yırtmış bulunuyor.
Her Ramazan ayında Milanovo köyünü enine boyuna dolaşan davulcu, şunları anlattı:
“Hangi hane halkının oruç tuttuklarını bildiğim için evin yanında durup ışık yakılıncaya kadar vuruş şiddetini artırarak davul çalıyorum. Saat 3.00’te başlayıp saat 5.00’e kadar köyü geziyorum” diyen Ahmet Ömer, davulculuktan yapmaktan gurur ve mutluluk duyduğunu paylaştı.
Milanovo halkı mübarek Ramazan Bayramını heyecan ve sevinçe kutlar. Bayram sofrasının maliyeti yıldan yıla artmasına rağmen evlerde yine Ramazan’a yakışır süslü sofralar kurulur, bayramlaşma ve hellalleşme geleneği yerine getirilir, büyükler ellerinden, küçükler gözlerinden öpülür.
Bayram misafirlerinden önce köye leylekler geldi. Her dört leylek yuvasının dolu olması, yerli insanlar için bereket anlamını taşıyor. Milanovo, ahududu ve çilek tarlaları ile meşhur olduğu için bayramda cani gönülden edilen dualar arasında rekoltenin iyi olması duası da yer alıyor.
Kaynak : BNR Şumen Radyosu
Röportaj : Tsvetelina Georgieva
Çeviri: Tanya Blagova
Bulgaristan Müslümanları Başmüftüsü Dr. Mustafa Hacı , Bulgaristan Radyosu’nun Türkçe Yayınlar Bölümü'ne yaptığı konuşmasında Müslümanların Ramazan Bayramı'nı tebrik etti ve şu mesajı iletti: “Allah’ın izniyle Ramazân-ı Şerîf’i geçirdik. Müslümanlar,..
Turizm, Bulgaristan’ın Avro Bölgesine katılmasına en büyük derecede hazır olan sektörler arasında yer almaktadır . Turizm sektöründe otel, hizmet ve seyahat fiyatı olmak üzere fiyatların büyük bölümü, yasa gereği iki dövizle çalışan seyahat..
Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı koordinasyonu ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) organizasyonu ile 24-27 Mart 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen Bulgaristan Genel Ticaret heyeti kapsamında Türkiye Ticaret Bakanı Ömer Bolat, TİM..